GÖNÜLDEN SEVERİM

Bütün canlıları gönülden severim
Menfaatim için onlara kıyamam
Ahlakın güzeli bana çok haz verir
Böyle insanları sayarım doyamam.

Göz görürse tanır çürük elmayı
Ok bir gün tanımaz olduğu yayı
Seversen güzel olur fani dünyayı
Bütün canlıları gönülden severim.

Ateşe atamam bir tek karıncayı
Her insan söyler mi içinde sevdayı
Ölümden döndüm inanın kıl payı
Bütün canlıları gönülden severim.

Gözleyenlerden ol sağını solunu
Parmağı kaptırırsan alırlar kolunu
Gönülden sevenler bilirler halini
Bütün canlıları yürekten severim.

13.01.2010 İsmet GÜR

KÖYLÜ DİLBERİ

Gözünü sevdiğim köylü dilberi
Dalıma basıp ta beni gaza getirme
Bütün yollarım sana bağlandı
Servetimi bitirde beni bitirme.

Sende arıyorum yalnızlığa çare
Sitem ette isyan eyleme bari
Kuş olup uçalım seninle göklere
Servetimi bitirde beni bitirme.

20.01.2010 İsmet GÜR

HAVANI İNDİRİR

Hakça paylaşmak kavga ettirmez
Bütün zorlukları kolaya döndürür
Hakkın olmayarak yüksekte uçarsan
Çıkar bir hayırsız havanı indirir.

Hakça paylaşmaya meyilli olmak
Güzel bir meziyettir eziyet değil
Komşusu aç hayat sürüp dururken
Kendinizi düşünmek hoş vaziyet değil.

Aynalarda görür gören göz yüzünü
İnsan bu çok sever herşeyin azını
Şımararak yaşama baharı yazını
Çıkar bir hayırsız seni de bitirir.

20.01.2010 İsmet GÜR

OYUNA GELMEYİN

Dünyayı severseniz size dar olmaz
Menfaat şebekesinden insana yar olmaz
Kalpler yara alır cam değil kırılmaz
Gönüllerde tahtınızı kurun insanlar.

Haysiyetsiz işlerin maşası olmayın
Beyninizi çalıştırın oyuna gelmeyin
Sizi sevenleri atmayın silmeyin
Gönüllerde tahtınızı kurun insanlar.

20.01.2010 İsmet GÜR

ÖTELERİ SORDUM

Devir değişti düzen değişti
Silaha döndü bazı kalemler
Güvenilen insan kokusu azaldı
Sahneye çıkmıyor işi bilenler.

Ceylan yaralıysa işleri zordur
İltifatın altında bir şeyler vardır
Gelene geçene öteleri sordum
Sahneye çıkmıyor işi bilenler.

Az bilgi çok laf kazan kaynatmaz
Güzel ahlak insanı işinden oynatmaz
Birilerinde vaatler katiyen bitmez
Sahneye çıkmıyor işi bilenler.

Huysuz ata binmek akıl karı değil
Bineni bindiğine hep pişman eyler
Kalemlerin kusuru gözle görülür
Düzgün kurallar çok şey ıslah eyler.

20.01.2010 İsmet GÜR

HERŞEY NEDEN OLDU PARA?

Bu devrin içinde herşey oldu para
Çiçek ahenk kadar yeşeren dallara
Üretip de bir şey koy geçtiğin yollara
Ürettiklerini alıp da satanlar olsun.

Çeşme ol yol boylarında içenler kansın
İstemem güzellikler asla tükensin
Beni benden çalan ey sevdam sensin
Ürettiklerinizden istifade edenler olsun.

Oturmayı kalkmayı her insan bilsin
İstemem gözlerinde kanlı yaşlar olsun
Yüreği olanlar buyursun da gelsin
Güzellikler denizinde harman olalım.

22.01.2010 İsmet GÜR

KURTARMAZ SENİ PARA

Her gün yeme uşağım sen kuzu kebabını
Ayakların kayarsa kimse açmaz kapını
Gelde biraz seçelim hayırları şerleri
İnsanlar temizlesin ruhlarında kirleri.

Kelimeler anlatır görüp duyduklarını
Merhametsizler bilmez düşenin hallarını
Doğa ederim sana uşağım düşme dara
Her ayağı kayanı inan kurtarmaz para.

Ayakların kaydımı bakınırsın yellere
Dostlarım lanet olsun seveni üzenlere
İşler başa geldi mi düşünme kara kara
Bedenin ihtiyarlar kalırsın zor yollara.

13.01.2010 İsmet GÜR

YEŞİLE DÖNDÜĞÜ ZAMAN

Bozkırlar yeşile döndüğü zaman
Türlü çiçekler kendini gösterir
Karga yuvasına aşırı düşkündür
Dokunanlar olursa dişini gösterir.

Binlerce canları o çiçekler besler
Doğaya türlü türlü nakışlar işler
Bir karga bin kargayı anında ateşler
Birlik olan yerde güzellikler olur.

12.01.2010 İsmet GÜR

TUTUŞAN ELLER HEP SAYGI İSTER

Tutuşan eller hep saygı ister
Her derdin kahrını çekemez onlar
Ayrılığın derdi yakar kavurur
Ancak işin için de olanlar anlar.

Ayrı ayrı durmanın gereği var mı
Dertsiz insanların merağı var mı
El ele tutuşmak o kadar zor mu
Gelin bir birini sevin insanlar.

Bir çay bir kahvenin hatırı olur
Sevene sevdikleri hep destek bulur
Kötülükler bu ortamda yalnız kalır
Gelin bir birini sevin ey insanlar.

12.01.2010 İsmet GÜR

VARDIĞIN YERLERE

Sen gidiyorsun ben ise gelmeyim
Vardığın yerlere hep selam söyle
Günleri geçirmek hayli zorlaştı
Kuru ekmek ile bir bardak çayla.

Gönül dağlarıma ince kar yağsın
İsterim bize de bir güneş doğsun
Ayrılık bilsen ne kadar zorsun
Tadını tatmayan bilemez kayrı.

12.01.2010 İsmet GÜR

CANINA YAKIN

Dünyada yalnızlık hep eziyettir
Eşinizi aramak bir meziyettir
Mutluluk insanda hoş vaziyettir
Canına yakın eş bulduğu zaman.

Bitmeyen yolları zehir eyleme
Düşüp kalkanlardan bir şeyler kazan
Sürat köprüsü çok zor geçilir
Orda görülecek var ise cezan.

Sevgi beşikte küçük çocuktur
Zaman içinde büyümek ister
Candan sevenini insan buldu mu
Göğsüne baş koyup uyumak ister.

10.01.2010 İsmet GÜR

MAÇKA SARIKAMIŞ

Sarıkamış dağları yedin Maçkalıları
Öksüz ve yetim koydun bütün sevdalıları
Nice evlatlar yetim Analar hep dul kaldı
Doksan bin insanımız bir anda şehit oldu.

Kurşun yarası değil onlara soğuk kıydı
Acı haber çok derin bütün dünyalar duydu
Her evlat şehit olmaz vatanının uğruna
Bir çok evlatlar yetim anasını karnına.

Bu hadise tarihte yöneten yüz karası
Türklerin tarihinde çok acıdır burası
Bu derin yaraları bir asır saramadı
Türkün bileği güçtür bir cihan kıramadı.

16.01.2010 İsmet GÜR

URFA HARRAN OVASI

Harran ovası ayağa kalkmalı
Karnı aç olanlara ekmek atmalı
Atatürk barajı hep emek istiyor
Su kanalı yolları açılsa bari.

Urfa o yörelerin hoş bir evladıdır
Sınırsız üretmek tek muradıdır
İnsanlığa kucak açmak tek inadıdır
Harran’ı kenara itmeyin beyler.

14.01.2010 İsmet GÜR

RİZE’NİN DAĞLARININ

Rize’nin dağlarının çok iyi olur balı
Hanımları çok sever Keşanlı peştamalı
Türkücüleri olur yanık türküler söyler
Ülkesini çok sever canını feda eyler.

İkiz dere’den geçer yaylaların yolları
Baharda çiçek açar kara yemiş dalları
Kaptan paşa dağları ayrı bir anlam taşır
Yaz gelir o dağlarda koyun kuzu oynaşır.

Benden olsun selamlar bütün Rizelilere
Atmacanın yüzünden dönerler delilere
Bu günlerin işini bırakmayın yarına
Bir selamımda olsun Pazarın Radarına.

Bu Maçkalı İsmet’in destan yazmaktır işi
Kalsiyumu çok boldur yiyin kara yemişi
Çok dertlere dermandır Rize’nin yeşil çayı
O Zihni derinleri siz sakın unutmayın.

15.01.2010 İsmet GÜR

MALATYA

Malatya bölgesinde güzel bir ildir
Çömlek yoğurtları güzel mi güzeldir
Kara tiren Malatya’ya iyi ki geldin
Kayısınla dünyaya ün saldın Malatya.

Hekimhan, Erguvan güzel yanların
Dahiler yurdudur Malatya canlarım
Sevgide saygıda vardır insanların
Çirkini sevmekte zorsun Malatya.

Malatya’dan uçar dostluk güvercini
İnsanı paylaşır seninle sevinçle acını
Yanlış edenler olursa yolsunlar sacını
Bu ülkeyi sevmekte birsin Malatya.

Dağında, ovanda açar türlü çiçekler
Kayısını yiyenler hep şifa görecekler
Bir gelenler seni inan çok sevecekler
Hakça paylaşmakta varsın Malatya.

19.02.2010 İsmet GÜR

ERZURUM’A SELAMLAR

Erzurum’un havası soğuk insanı çok sıcak
Palandöken’e gidin görün bağrına basacak
Otlunun taşı size, bizlere kolyede olacak
Dağınla,Ovanla,soğuğunla hoşsun Erzurum.

17.02.2010 İsmet GÜR

BURSA İZNİK SURLARI

İznik surları Bursa’nın güzel bir yanı
Görmeyen gözlere göstermek gerek
Oralarda bekleyen çok ulvi tarih var
Görmek isteyenleri hep mutlu eder.

Asırlardır bu surlar ihmal edilmiş
Feryatları var amma duyanlar nerde
Tarihin çok devrine hep ışık olan
Görkemli surlar durur bu yerlerde.

Bu tarihi miras turizmin hoş kapısı
Dünyaya tanıtılsın isterim hepsi
Bakımsızlıktan ağlıyor surların kapısı
Burda tarih gülsün ağlamasın insanlar.

15.02.2010 İsmet GÜR

MAÇKA’YA KAYAK MERKEZİ ÖNEMLİ BİR ADIM

O Zigana dağları kışın viran kalmasın
Kayak sporlarına neden merkez olmasın
Maçkalılar hep bilir Çakır gölün namını
Gelsin yatırımcılar görsün er meydanını.

Turizm bir yöreye hayat verir can verir
Çaresiz olanlara sayısız imkan verir
İşsiz aşsız semtlerin halleri duman olur
Atılacak her adım inanın derman olur.

Bu söylemler dileğim yalnız lafta kalmasın
Yürekli olamazsan iş ekmek bulamazsın
İsmet Gür’den Maçka’ya Maçkalılara selam
Tarihe iz koyacak bu imkanları sunan.

17.01.2010 İsmet GÜR

O MAÇKA'NIN DAĞLARI

Yıllardır bir uygudan uyanma zamanıdır,
Turizm her bölgenin hayatıdır canıdır.

Karadeniz dağları olsun kayak merkezi,
Maçka’da Çakır gölün tarihe düşsün sesi.

Karadeniz de dağlar hem sıralı hem dizi,
Umarım ulu tanrı mahcup eylemez sizi.

Maçka,Çataklı İsmet’in kalemi asileşti,
Tarihe not düşecek yeni bir konu açtı.

Mudanya’dan selamlar ülkeyi sevenlere,
Ben saygılar sunarım işle aş verenlere.

11.02.2010 İsmet GÜR

TRABZON’A RAYLI SİSTEM YAKIŞIR

Trabzon raylı sistemleri artık düşünsün,
Zorları başarmak para yürek ister.
Trabzon tarihte önemli bir kenttir,
Gelecek nesillere Raylı sistemi göster.

Gelecekte kentleri araç trafiği boğacak,
Çözümlerin gerçeği Raylı sistemdir ancak.
Trabzon en zorları önüne hedef koysun,
Arzum demir ağlarla bir güneş gibi doğsun.

08.02.2010 İsmet GÜR

MAÇKA’DA SEFER ÖZGÜR

Yol var yolcuları iz koyar gider
Yol var gidilmez pederden peder
Şartlar insanları zor yola da iter
Zorları başarmak beyin yürek ister.

Maçka güzellikleri bir albümde topla
Bütün güzelliklerine sahip çık sakla
Çok şey kayıp ettin hep dik durmakla
İnsan kadar değerli bir şey varmıdır.

Erzurum’a İran’a ciğerinden yol verdin
Sarıkamış’a çok evlatlar gönderdin
Biraz fabrikan olsa olmazdı derdim
Tarihin yollarında varsın sen Maçka.

Sefer özgürler senin tarihinin şanıdır
Çatak köyü Maçka’nın sevilecek yanıdır
Bu köydeki heyelan çok analar ağlattı
Artık bu gün üzgünüz önemli güneş battı.

Sen dozerle açtırdın Maçka köy yollarını
Gururla yat ederiz senin bu hallarını
Maçka,Çatak unutmaz Sefer Özgürlerini
Allah cennet eylesin o dünyada yerini.

24.01.2010 İsmet GÜR

TRABZON DAĞLARINA

Ah Trabzon Trabzon yağdı dağlarına kar
Seni bağrına basan sayısız insanlar var
Yaz gelende dağların insanları kucaklar
Bunaltmaz sizi dağda kavurucu sıcaklar.

Birer birer sayamam yaylaların adını
Gurbetçiler gelende çıkartırlar tadını
Yeşeren çimenlerin açar türlü çiçekler
Buz gibi sularından doyarak içecekler.

Yedin mi doyamazsın yaylada muhlamaya
Sahip çık buralarda o Fadime halaya
Benden selamlar olsun bütün yaylacılara
Duygusaldır insanın dayanmaz acılara

Ah Trabzon Trabzon gözlerimde tütersin
Yayla şenliklerinde durmaz horon edersin
İsmet’ten selam olsun orda olan canlara
Trabzon sitem karsın seni unutanlara.

02.02.2010 İsmet GÜR