YANIK AHMET, ALİ CİNKAYA’YA

Şehirde durulmuyor köye gidelim köye,
Kemençenin pir’iydi; o rahmetli Cinkaya.

Benden selamlar olsun öksüz memleketlere,
Sahip çıkılsın dostlar; o yanık Ahmetler'e.

25.08.2010 İsmet GÜR

TRABZON SPOR CAMİASINA HEDİYEM OLSUN

Trabzon spor layıktır; stadın en hoşuna
Verilen emek ilgi asla gitmez boşuna
Bu merkezlerden eser sporun rüzgarları
Anadolu da çoktur bu takımın yarları.


Az zamanda bu yöre şampiyonluğu bekler
Hasretlikler arttı gol yemesin direkler
Tarihin yollarında yine tarih yazarsın
Rakiplerine zorsun çok başarıda varsın.

Hedefler tutturulur elbet vaktin birinde
Dünya maçlar oynasın stadının yerinde
Bir asır öteleri şimdiden görmek lazım
Altmış binlik stadı takıma sunmak lazım.

Anadolu seninle bir uyguya son verdi
Bu takım insanlığa kol kanat’ını gerdi
Spordur toplumları zamanla yüzleştiren
Futbol sahalarında cömertçe güreştiren.

Trabzon katkı koyar sporda bütünlüğe
Daima önem verir dostlar centilmenliğe
Bir tarih hatırlayın Cemal KAMACI ları
İlla da başarmaktan yanadır sancıları.

13.06.2010 İsmet GÜR

İSMET GÜR’E HEDİYEM OLSUN

Adımı sorarsanız Maçkalı İsmet adım
Kalemi buldum ama kağıdı bulamadım
Yakıcı satırları kağıt olsa da yazsam
Dizlerim taşımıyor; eski yerleri gezsem.

Bakıp üzülüyorum geçen senelerime
Bir kerecik koy beni; sen hayırsız yerine
İçi boş sitemleri çeke çeke yoruldum
Ben seni seviyorum kaderime darıldım.

Vallahi çok acırım öksüz arkadaşlara
Şimdi imreniyorum gökte uçan kuşlara
Ayrılık için doğmuş çiçeklerin sarısı
Sanma sevmeyenin yok sever seni birisi.

Gidip koklayacağım ormanda çıraları
Kimseyle paylaşamam içimde yaraları
Öksüz olanlar bilir yetimlerin halinden
Sevdim seni doğrusu bal akıyor dilinden.

Ey gidi İsmet ağa güzel destan yazardın
Bütün haksızlıklara baş kaldırır kızardın
Hep isterdin insanlar saysın biri birini
Sen artık şimdi yoksun çok ararlar yerini.

Milletine sevdaydın, için parçalanırdı
Üzülmeyin sevenler kurulu saat durdu
Bu ülke bayrağıyla, toprağıyla sevdandı
Acı haber oldu mu benim yüreğim yandı.

Bu ülke toprakları nefes verdi yaşadım
Ben iki yüzlüleri tarihimden boşadım
Bir selamımda olsun hayırsız olanlara
Katlanabilmek zordur asılsız yalanlara.

Sarıkamış’ta dedem donarak şehit oldu
Çocukluk çağlarında İsmet de yetim kaldı
Bulandıran çok oldu Maçka’nın deresini
Kara kalemler yazsın dertli seceresini.

01.12.2009 İsmet GÜR

TRABZON’UN İLÇELERİ

Salı günü gideriz Akçaabat pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayıp çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Perşembe günü gideriz Araklı pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayın çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Çarşambaya gideriz Arsin’in pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayın çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Salı günü gideriz Çaykara pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayın çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Çarşambaya gideriz Maçka’nın pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayıp çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Perşembe günü gideriz şu Of’un pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayın çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Salı günü gidelim Sürmene pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayın çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Pazartesi ye gideriz Yomra pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayın çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Cumartesi gideriz Tonya’nın pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayın çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Pazartesi gideriz Vakfıkebir pazarına
Ölürsem su dökersin Ayşe’m mezarıma
Durmayın çıkartalım yaylaların tadını
Mezarımın taşına Ayşe’m sen yaz adımı.

Trabzon gazaların on tanedir on tane
Trabzon sporumuz ülkemizde bir tane
Yeşilsin Karadeniz sıcaktır insanların
Ben dostun güzelini kara günde anlarım.

Ey gidi Trabzon’um kazalarını gezdim
Yayla çimenlerini horon teperek ezdim
Yaylalarında yedim muhlama pirzolayı
Doğal güzelliğine bir türlü doyulmayı.

Trabzon İran yolu Maçka içinden geçer
Zigana dağlarında her çeşit çiçekler açar
Tükenmez bu dağların sisi ve çiseleri
Sevdamdır bu topraklar çocukluğumdan beri.

Güzelsin Karadeniz yem yeşil destanınla
Övünmek hakkımızdır sıcacık insanınla
Bir çok vilayetlerin sahilde dizi dizi
Alamaz senden kimse tükenmez sevgimizi.

01.12.1982 İsmet GÜR

VAKFIKEBİR TONYA’YA HEDİYEM OLSUN

Tonya’nın merkezinden bakardık karşılara,
Giyinip kuşanırsın çıkarsın çarşılara.

Ülkeme meydan okur Tonya’nın tereyağı,
İndik Vakfıkebir’e fol deresi aşağı.

Ey gidi Vakfıkebir seni durmaz anarım,
Senin ormanlarında çıra olur yanarım.

Meşhurdur o yerlerde tarihi dokuların,
Yüreğinden fışkırır memleket kokuların.

Ey gidi Beşik düzü güzellikte yok eşin,
Kemençe çalanda sen yükseliyor ateşim.

Şal pazarından çıkar yiğit delikanlılar,
Sevenine kavuşsun dostlarım nişanlılar.

Güzelsin Karadeniz her yanın bir değerdir,
Herkes kendine sorsun niçin dünyaya geldim.

Dostlarım kemençenin vallahi hastasıyım,
Saygısız olanlara, ben acılardan acıyım.

Bu Maçkalı İsmet’in sözünde astar yoktur,
Ey gidi Karadeniz seni sevenler çoktur.

Bursa’dan selam olsun Vakfıkebir Tonya ya,
Çok borçlarımız vardır arkadaşlar dünyaya.

23.06.2010 İsmet GÜR

ÇAMLI HEMŞİN AYDER’E HEDİYEM OLSUN

Rize’nin dağlarının kaç kar dağı hoş yüzü,
Yaz geldi mi o dağlar bağrına basar sizi.

Ayter in dağlarında tulum çalardım tulum,
Seversin o yerleri eğer düşerse yolun.

Bu yerlerin meşhurdur Ayter kaplıcaları,
Sever hemşerisini duramaz ondan ayrı.

Bu yerlerin hoş olur mısırdan kolivası,
Bu yerler de yetişir tulumcular ustası.

Ayter kaplıcaları Rize’nin sevdaları,
İnsana hayat verir güzeldir yaylaları,

Kaç karın bir yanına bakarım seve seve,
Tükenmez buraları dostlarım öve öve.

Maçka’lı İsmet Gür’ün gidin halini görün,
Avara duranları hep horona kaldırın.

Ayter in dağlarının güzel yapın yolunu,
Eğer darda olursan hep sorarlar halını.

Benden selamlar olsun güzel Karadeniz’e,
Yörenin yiğitleri çok lazım ülkemize.

13.06.2010 İsmet GÜR

VAKFİKEBİR ŞALPAZARINA HEDİYEM OLSUN

Gel beri da çözeyim belindeki kuşağı
Merttir delikanlıdır Karadeniz uşağı
Ağırsarın deresi uçurumlardan akar
Kemençeye hastadır çok iyi horon yapar.

Karadeniz’den çıkar türkücüler kıralı
Benimle uğraşmayın yüreklerim yaralı
Ağırsar deresinin çıkalım başlarına
Vallahı aşık oldum suyun akışlarına.

Ağırsardan öteye geçelim Görele’ye
Ayşe’m yürek dayanmaz bu kadara çileye
Yormaz adamı yormaz çanakçının yolları
Uyun horana uyun sallamayın kolları.

Çanakçıdan yukarı çıkalım yaylalara
Dedi ula e İsmet hoş geldin buralara
Bölgeye meydan okur sis dağı yaylaları
Çal bana da dinleyim kol bastı havaları.

Ah Görele, Görele sana kanım kaynayı
Yaylalarında yedim o nefis Muhlama yi
Giresun Görele’nin okuyun kitabını
Kara günde insanı gelir açar kapını.

Kalkalım buralardan geçelim Trabzon’a
Artık küllere döndün, Ayşe’m yana yana
Büyük gemiler gelir Trabzon limanına
Sevdim ben bu yerleri dinime imanıma.

Trabzon’un adını bütün dünyalar bilir
Bölgenin dertlerine dar günde ilaç olur
Candan selamlar olsun Trabzon Sporuma
Tarihin meydan okur bölgede çok duruma.

14.05.2010 İsmet GÜR

DUYUN BENİ

İnsan oğlu sever kırk numara yağı
Gören ibret alsın sararan yaprağı
Bağrınıza basarsınız kara toprağı
Sevenleriniz sizi uğurlar bir gün.

Güçlü güçsüzlere neden hüküm eder
Her doğan güneş bir an gelir batar
Her kesim devrinde bir bayram eder
Ağlattıklarından hiç haberi olmaz.

28.04.2010 İsmet GÜR

GÜZELE İLTİFAT BİLLAHİ HAKTIR

Söz var toprağı suyu harman eder
Söz var ortalığı toz duman eder
Şairler gönlümde büyük sevdadır
Ezileni gördüler mi hep feryat ederler.

27.04.2010 İsmet GÜR

HAMSİ TAVASI

Alıp ta yiyeceğim bahçendeki nardan,
Dua ettim Allah’a ayırtma beni yardan,
Bozuldu arkadaşlar şu dünyanın havası,
Ne kadar güzel yenir olsa hamsi tavası.

Evinin çevresinde dolaşırdı kediler,
Bizi ayırtmak için neler, neler dediler,
Çok özledim uşaklar dağların havasını,
Çekemedi yıktılar Ayşe’min yuvasını.

Ne fakırlıklar çektik biz zamanın birinde,
Bırakıp geldiklerin hep duruyor yerinde,
Zor kazandıklarını kolay harcayamazsın,
Sevip saydıklarına arkadaş kıyamazsın.

31.01.2009 İsmet GÜR

HEKİMLER ÇARE BULAMAZ

Hastayım hekimler çare bulamaz
Dertlerimle beni baş başa korlar
Seni sevenler her zaman sevmez
Vaktin birinde an gelir ki boşar.

Leyla’yı mecnunu huzur yaşatır
Stres bütün taşları yerinden oynatır
Menfaatler dinlemez hiç gönül hatır
Niçin feryat ettin de beni boşadın.

30.09.2009 İsmet GÜR

RAYLI SİSTEM ULAŞIMI

Ulaşımda çözüm raylı sistemdir,
Yerel yönetenler el ele vermeli,
Köklü çözümler raylı sistemdedir,
İşin başında olanlar böyle bilmeli.

Raylı sistemlerde faydalar az değil,
El atamayanlar yönetmekte cahil,
Trafik kazalarında kol gezen Azrail,
Köklü çözümler raylı sistemlerdedir.

30.01.2009 İsmet GÜR

RAYLI SİSTEMLERE

Raylı sistem için planınız olsun,
Bundan öteleri hep sorun olacak,
Kalıcı eser koymazsanız bu gün
Yarınlar bizi yerden yere vuracak.

İşlerinizin içinden en zorunu seçin,
Gelecek nesillere güzel kapı açın,
Ömrü az olan yatırımdan vaz geçin,
Gelecekte bu günlerin izleri olsun.

04.03.2009 İsmet GÜR

TARİHSİN KÖROĞLU

Öksüzlere babalığın dillerde gezer
Tarihlerde şanınla varsın kor oğlu
Bu millet seninle her vakit övünür
Soysuzlara karşı zordun Kör oğlu.

Büyük destanları dahiler yazar
Atının nal sesleri asırlardır gezer
Hakikat’e birileri nedense kızar
Allah ulusumuza zeval vermesin.

26.09.2009 İsmet GÜR

SPOR SEVERLER HEDİYEM OLSUN

Bu ülkenin değeridir sapı samanı
Futbolda olmasın kavga zamanı
İnanın tahrikler kışkırtır insanı
Önde olanlara büyük iş düşüyor
İçinizdeki inatları yenin insanlar.

İnsanlar sahalarda hasım edilmesin
Sabırlı olunsun da oyuna gelmesin
Taraftarlar sahalarda rezil olmasın
Ülkenizi insanınızı sevin insanlar
İçinizdeki inatları yenin insanlar.

16.03.2010 İsmet GÜR

SPOR MEYDANLARINDA

Bir serseri bin kişiyi rezil edemez
Eğer önde akil insanlar olursa
İnsanın düzeni asla bozulmaz
Herkes vermiş olduğu sözde durursa.

Dik durmak zor değil biraz emek ister
Adam olda kendini her yerde göster
Yüzü olmayanda nasıl olsun astar
İnsan milletine boynunu eğmez mi.

Gelin paylaşalım çirkinle güzeli
İnsanı zor yollar eder durur deli
Spor meydanlarında karanfil vermeli
Zorları başarmak hep emek ister.

Bir serseri on binleri galeyana getirir
Taraftarın yüzünü yerlere batırır
Adam olan dostlukları gündeme getirir
Spor sahalarında karanfil vermeli.

16.03.2010 İsmet GÜR

TRABZON SPOR İSTER SPOR SAYGIYA VESİLE OLSUN

Bordo maviyi hazım edemeyenler de var,
Havaya girenleri tarihler mahcup yapar,
İnanın saygı sizi güzel yerlere taşır,
Seni kıskanan ruhlar bir gün elini kaşır.

Amansız fırtınalar hep zaman zaman eser,
Saygıyla hürmeti çok, saygısızlığa küser,
Ülkenin tamamını bir birinden ayırtmaz,
O hep kadir bilendir yerden yere vuramaz.

Bütün spor alemi barışın yolu olsun,
Dünyayı yaratana; yakarış yolu olsun,
Gönülden isteğimiz bu çatı su almasın,
Gönül verenlerin çok, yarı yolda kalmasın.

14.08.2009 İsmet GÜR

SİVASTA YANANLAR

Sivas’ta çok canları niçin yaktılar,
Aileleri yıllarca çileler çektiler,
Sağ kalanları gidip toprağı öptüler,
Hesap verdimi ki canlara kıyanlar.

Yanmanın yakılmanın bedeli olmalı,
İnsanlık bu işlerden hisse almalı,
Sucu işleyenler hizaya gelmeli,
Karanlıkta kalmasın çirkin oyunlar.

02.7.2009 İsmet GÜR

SİVAS’A HEDİYEM OLSUM

Sivas’ın dağlarında davar güdenlere
Selam olsun şiirleri sevda edenlere
Sivas’ın özelliklerini takdim edenlere
İnanın yürekten saygı selam olsun.

Aşık Veysel’dir bir asrın ulvi değeri
Şarkışla’dan haykırdı özlü beyitleri
O insan ölmedi ve asla ölemez
Nurlar içinde olsun yattığı yerleri.

Soğukların çok serttir yakar kavurur
Efsane balların her sofrayı bulur
İnsanın sıcaktır hep yakın durur
Güzeller içinde sen başkasın Sivas.

Dağlarında çiçekler kovanda balların
İnsanlığa giden vardır çok yolların
Tanrıdan dileğim hoş olsun halların
Çirkini güzele durma döndür Sivas.

İsmet GÜR Mudanya’dan saygılar sunar
Sivas ülkesi için meşaledir yanar
Adam olan adamları unutmaz anar
Saat kulenle de bir hoşsun Sivas .

10.03.2010 İsmet GÜR

SİVAS ZARHA’YA HATIRAM OLSUN

Güzeli sevmenin zamanı hiç olmaz
Sivas’ın Zara’sını fırsat bulda gez
Aşık Veysel’e kim kulak vermez
Adam olanlara saygılar olsun.

Nice toplar vardır direkten döner
Birileri doğurur diğerleri gömer
Bu milletin kanını keneler emer
Adam olanlara saygılar olsun.

Nasırlı ellerine merhem sürülmez
Hakka saygı olmadı mı adil olmaz
Köylünün çektikleri asla bilinmez
Adam olanlara saygılar olsun.

Dört mevsimi yaşayarak ibret alalım
Yol gösterinde güzelleri gidip bulalım
Aşık Veysellimizden az ilham alalım
Adam olanların tümüne saygılar olsun.

08.08.2010 İsmet GÜR

SİLAHIN MERTLİĞE FAYDASI YOKTUR

Silahın mertliğe faydası yoktur
Bütün kötülükler namluda gezer
Küçücük sivilceler tedavi görmez ise
An gelir çoğalır yol bulur azar.

Silah olan yerlerde mertlik arama
Adam olda el sürme sakın harama
Yıllardır bir taraflar ödüyor cereme
Silahsız çözümler üretin insanlar.

Barut kokusuyla çok yürekler yandı
Yanlış tesislerle ağaçlar budandı
Birileri bir yerlerden korku kin saldı
Parlak yarınları kurun insanlar.

Yarınlar bu günlere lanet yağdırsın
Herkes saatini gayet düzgün kursun
El ele tutuşalım ülke huzur bulsun
Parlak yarınları kurunuz insanlar.

Ağlamasın nineler çocuklarımız
Güzellikten yana çoktur zorumuz
Hakça paylaşılsın yaptıklarınız
Alem ağlarken; birileri sefa sürmesin.

Her çiçeği meyveye bir güç döndürür
Barış türküleri çok şeyi uyandırır
Cehalet insanları her devir kandırır
Bilgide mertliğe dönelim insanlar.

Acıları; tatlıları paylaşan olalım
Ağlayanların da biz yarı olalım
Ellerimizi vicdanlarımıza koyalım
Bilgide mertliğe dönelim insanlar.

Aklının önüne hırsların geçer ise
Çekeceğin zararı gözlerin göremez
Kara gün ansızın çıkıp da gelir
Delikli demirler hiç huzur vermez.

23.06.2010 İsmet GÜR

SEN DÜNYA ŞEHRİSİN İSTANBUL

İnsanlığın her derdine çareler bulunur aranırsa sende
Bu şehir nice açları doyuruyor sen sevmesen de
Bir tarihtir bir destandır var olan hoş mekanları ile
Çok devletleri yarı yolda bırakır sayısız imkanları ile.

İnsanlığın her devrinin izleri burda saymakla bitmez
Dünyanın altın boynuzudur ona az sevgi yetmez
Tarihinle yüzleşenler çok ders çıkarsın surlarından
Sendeki eşsiz kudret üç kıtayı yönettiğin yıllarından.

İstanbul’u anlamak az zamana sığacak iş değildir
İstanbul medeniyetler içinde sevilecek tek şehirdir
Fiziki mekanların şahitlik eder tarihin her yüzüne
Boğazın köprülerinden bakmalı Marmara denizine.

Bu asırda en büyük dertlerinden birisi araç trafiğidir
Bu şehir ülkemizin en parlak yanan kandil ışığıdır
Asya’yı Avrupa’ya bağlamakta güzellikleri çoktur
Bu şehir altın madalyalara bu asırda müstahaktır.

08.03.2010 İsmet GÜR

SELAM KARADENİZE

Güzelsin Karadeniz turizm de az yerin,
Birleşin yetkililer buraya omuz verin.

Doğal güzelliklerin çok şey ifade eder,
Sayısız yaylaların bir çok doktora bedel.

İnsanların sevilir hep güneş gibi sıcak,
Turizm canlanırsa herkes ekmek bulacak.

Bir çok tarihi eser sahiplenmek bekliyor,
Meşhur muhlamasını yolu düşenler yiyor.

Benden selamlar olsun güzel Karadeniz’e,
Doğal güzelliklerin hep emanettir bize.

Neler yapılsa azdır dostlar Karadeniz’e,
Turizm bir sevdadır can kadar bölgemize.

Bu Maçkalı İsmet’ten olsun size selamlar,
Artık bir şeyler yapsın önümüzde olanlar.

10.02.2010 İsmet GÜR

SAVAŞLARA LANET OLSUN

İnsanlık bitirsin bu zor savaşları
Akmasın anaların gözünün yaşları
Küçücük çocuklar üşüyor kışları
Bu feryatları duysun bütün ülkeler.

Delikli demirlere lanetler olsun
İsterim silahlar sussun insanlar
Güçlü güçsüzü yok etmek isterken
Bilinsin boş yere akıyor kanlar.

Doğayı paylaşanlar sıkıntı yaşamaz
Sadık sevenlerini kimseler boşamaz
Savaşlar aleminde insanlar coşamaz
Bu zor problemleri çözün insanlar.

04.01.2009 İsmet GÜR

SARIKAMIŞ VE BİNGÜR SÖNMEZE HEDİYEM OLSUN

Sarıkamış ülkemin çok özel yeri
İyi ki yetiştirdin Bin gür Sönmezleri
Ülkem el üstünde tutsun böyle hekimleri
Tarihinle soğuğunla hoşsun Sarıkamış.

Dedem o topraklarda donarak can verdi
Doksan bin askerde oda bir neferdi
Çanakkale’de bu millet kendine geldi
Tarihinle soğuğunla hoşsun Sarıkamış.

Maçkalı İsmet Gür saygılarını sunar
Bingür Sönmez nice kalplere oluyor damar
Sarıkamış bir meşale gibi içerimde yanar
Bu topraklar seninle övünsün Sarıkamış.

01.04.2010 İsmet GÜR

SAKARYA’YA HEDİYEM OLSUN

Sakarya sapanca yeşille dosttur
Bu yerleri sevmek ayrı bir hevestir
İhanet edenlere hep darılıp küstün
Güzeller içinde sen hoşsun Sakarya.

Nehrin bir vakit kan olup da aktı
Bu ülke için bu yer çok meşale yaktı
Karasu ilçenin adı turizm de çıktı
Güzeller içinde sen hoşsun Sakarya.

Tarihin, tabiatın, çok türküler söyler
Bir ovan var uçsuz bucaksız beyler
Kabağının namı seni meşhur eyler
Güzeller içinde sen hoşsun Sakarya.

Yüreğinden geçer transit yollar
Dağında ovanda açar türlü güller
Çirkinler içinde hoş olur güzeller
Seni sevenlere yolsun Sakarya.

Sapanca gölünün yüzü unutulmaz
Bu yerler sevilir kenara atılmaz
Ayvaların hoştur sitem edilmez
Güzeller içinde sen hoşsun Sakarya.

Akyazı, Arifiye, Erenleri özledim
Bu yerleri severim inanın hiç bezmedim
Ferizli,Geyve ile Hendek bahçelerinde
Karasu Karaburçuk Kaynarcanın yerinde.

Pamuk ova Sapanca Serdivan da durmalı
Taraklı Söğütlüden biraz ilham almalı
Pamuk ova semtin de ne çiçekler açıyor
Güzellikler burada çirkinlikler kaçıyor.

11.06.2010 İsmet GÜR

RİZE SPORUN BÜTÜN MAÇLARI DOSTLUK MAÇI OLSUN

Güzellikler el ele omuz omuza olur,
Benim bildiğim Rize birinci lige gelir,
Daha yolun başında insaflı olun beyler,
O Rize’nin Stat’ı bir açılımdır beyler.

Burdan selamlar olsun bütün Maçkalılara,
Merdivenler layıktır kadife halılara,
Dostluklar her alanda sporda çok özlenir,
Yeterki huzur olsun peynir ekmekte yenir.

02.08.2009 İsmet GÜR

RİZE SPOR ZORLARI BAŞARMALISIN

Benden selamlar olsun Rize’de Metelere
Hiç puan kaptırmayın gelip da gidenlere
Kaçan fırsatlar geri bir daha dönüp gelmez
Sevilen güzel olur zorla güzellik olmaz.

29.09.2009 İsmet GÜR

RİZE SPOR BİRİCİ LİGTE NEDEN OLMASIN

Benden selamlar olsun Rize de Metelere,
Rize spor yakışır hep birinci liglere,
Botomya’nın deresi taştı mı kötü taşar,
Benim bildiğim Rize çok zorlukları aşar.

02.08.2009 İsmet GÜR

RECEP YAZIOĞLU RUHUN ŞAD OLSUN

Sen derin sevdaydın karakterinle
Hasretliğin milletine çok şey vermekti
Fikirlerin bu milletin derin sevdasıydı
Ölümün sevenlerini i,çeriden yaktı.

Tarihin bir yerlerinde oturmak zordur
Kadir bilmez varsa iki gözü kördür
Zalimlere dünya; ahrette inanın dardır
Ruhun şad olsun memleket evladı.

Geçtiğin yollarda iz koyarak geçtin
Bazen valilik yetkilerini bilerek aştın
Bulunduğun görevlerde az mı uğraştın
Ruhun şad olsun YAZICIOĞLU.

Türkiye’m seninle gurur duyuyordu
Beynini bedenini acımadan yordu
Yanlış yapanlardan hep hesap sordu
Tarihin içinde ruhun şad olsun.

29.06.2010 İsmet GÜR

MUŞ OVASI

KÖRFEZ BİR SEVDAMDIR

Yıllarca körfezde kayığımla gezdim
Körfez benden sen şimdi neden bezdin
Koylarına, limanına sığındım yüzdüm
Balığını bol yedim de an geldi bezdim.

Körfez beni kendine sevda eyledin
Azgın dalgalarınla çok şarkı söyledin
Şimdi balıklarına bilmem neyledim
Ne beni, ne oltamı; hiç hatırlamıyorlar.

21.11.2009 İsmet GÜR

KAYSERİYE SELAM

Erciyes dağlarının havası serindir
Kayseri kalesinin kökleri derindir
Ne kadar övünsende güzellik senindir
Tarihin her yüzünde varsın Kayseri.

İnsanın çalışkandır çalışır çapalar
Her devirde izi vardır analar babalar
Dağında çobanların güzel kaval çalar
Koyunları kuzuları yollara getirir.

İsmet Mudanya’dan Kayseri’yi över
Bastırması hoştur her sofraya girer
Huzuru güzelliği her sahada arar
Tarihin her devrinde varsın Kayseri.

Düğünlerin hoştur hep çekilir halay
Bütün zorlukları gelin edelim kolay
Erciyes dağında çok güzellikler var
Kış sporlarınla sen hoşsun Kayseri

04.03.2010 İsmet GÜR

İZMİRE DOĞRU

İzmir’e derler Ege’nin incisi,
Kaz dağlarının havası ülke biricisi.
Çanakkale boğazının meşhurdur sisi,
Gelin bir birini sevelim canlar.

Ege’nin hoş yanı sayısız plajlar,
Sevgi saygı ile insanlık başlar.
Çok ılıman geçer buralarda kışlar,
Gelin bir birini sevelim canlar.

28.11.2008 İsmet GÜR

GÜZEL TRABZON’UMA HEDİYEM OLSUN

Güzel Karadeniz’in ak cehresi Trabzon
Tarihin yollarında yetiştirdin çok insan
Bütün güzelliklere layıktır insanların
Sosyal tesisler gibi olmalı limanların.

Tarihin her yüzünde mutlaka yerin vardır
Ülke gelişmesinde hep anıl ter’in vardır
Sevecendir insanın ülkesi için ölür
Kadri bilinenlerin hep kıymetini bilir.

Güzelliklerin kadar; yosun tutan taşlara
Asla tahammül etmez eğik duran başlara
Özde birlikteliğin türkülerini söyler
Öksüz garibanlara daima yardım eyler.

İsmet Gür Mudanya’dan duygularını sunar
Trabzon meşaledir bu ülke için yanar
Parçalı bulutluluk değil çare yolları
Güzel işler yapsın birlik federasyonları.

Güzellikler dostlarım zor ulaşılan şeydir
Yaptığınız girişim huzur için bir köydür
Allah kudret versin katkılar koyanlara
Dileğim hemşeriler asla düşmesin dara.

03.04.2010 İsmet GÜR

GİRESUN TİREBOLU

Giresun insanları yavrum ateşten sıcak,
Yazları yaylaların açar bizlere kucak,
Sayısız dağlarının sevilen yanları çok,
Seveni kucaklarsın kimseye garezin yok.

Dağların sıra sıra bakar kara denize,
Sonsuz yeşilliklerin cesaret verir bize,
Topal Osman bölgenin tarihsel abidesi,
Tarihlere şahittir Tirebolu kalesi.

20.01.2009 İsmet GÜR

GEMLİK VE KÖRFEZİNE HEDİYEM OLSUN

Gemlik bölgesinde; tarihin hoş yanı
Zeytini ülkemde sofralar sultanı.

Körfezin burdadır en büyük limanı
Tarih yollarında başkasın gemlik.

İsmet Gür Mudanya’dan sevgiler sunar
Deniz taşımacılığında hep izlerin var.

Kumla sahillerinde hoştur plajlar
Denizinle, zeytininle başkasın Gemlik.

Körfezi kirletenlere; bir tavır alalım
Bu körfezin kıymetini çok iyi bilelim.

01.04.2010 İsmet GÜR

GEMLİK KÖRFEZİNE SAYGILARIMLA

Şiir bir sevdadır durağı olmaz,
Bu dünya fanidir kimseye kalmaz,
İnanın nalsız at iyi yol almaz,
Şiir severlere saygılar olsun.

İsmet Gür Mudanya’dan körfeze bakar,
Adam olanlar işini doğru düzgün yapar,
Nice mağdurlar var çok çileler çeker,
Dileğim insanlar çile çekmesin.

Şiir bir şamardır an gelir görülür
Neden ülkemin başına çoraplar örülür
Yerden yere vursam birileri darılır
Bu toprağı bu insanları sevin insanlar.

06.03.2010 İsmet GÜR

ERZURUM PALANDÖKEN

Ah Erzurum; Erzurum çıkarttın beni baştan,
Cildime merhem yaptım gözlerindeki yaştan.
Yakar adamı yakar Erzurum soğukları,
Düğünüme gelmedin, bayramlarda gel bari.

Aşkale’nin içinde; var güzel kaplıcalar,
Kadınları beyleri, güzel bağlama çalar.
Dadaşlar selam durur, Palandöken dağına,
Benden selamlar olsun, Erzurum uşağına.

05.02.2009 İsmet GÜR

ELAZIĞ’A HEDİYEM OLSUN

Şairler az sözle derin sayfa açar,
Ezene baş kaldırır tarihlere geçer.

Her insanı bir gün yakalar ecel,
İnsanlığa değer katan çiçek olup açar.

Elazığ; Hazar ülkemin sağlam direğidir,
İnanın dostlukları saygı; büyütür.

Adam olan nesillerini çok iyi eğitir,
Tarihinle; Fatih Kısa parmakla hoşsun Elazığ.

İsmet Gür Mudanya’dan saygılar sunar,
Elazığ bir meşaledir her devir yanar.

10.04.2010 İsmet GÜR

DÜZ KÖYE HEDİYEM OLSUN 2

Ah duman kara duman var sevilen yanların,
Güneşin kıymetini sen çöktün mü anlarım.

Düz Köyün yaylaları seveni sevda sanır,
Bu yerde yanlış eden ağaç gibi budanır.

12.06.2010 İsmet GÜR

DÜZ KÖYE HEDİYEM OLSUN 1

Yaylaların yolları hem çileli hem neşe,
O yayla yolarında çile çeker Ayşe.

Alıştık yaylaların dumanına sisine,
Ben çok hastayım dostlar kemençenin sesine.

Zurna ile Kavalın, Davul’un sesi başka,
O dağların havası koyar insanı aşka.

O dağlarda hoş olur muhlama dan yemesi,
İnsanı mutlu eder hayvan zilleri sesi.

Düz köyün dağlarından vardım İndim Maçka’ya
Herkes havadan gider Ayşe’m sen kaldın yaya.

Yar seni sevdiğine kavuştursun yaradan,
Unutulmaz o yerler yıllar geçse aradan.

Maçka’lı İsmet Gür’ün can yakar destanları,
Adam yerine koyun unutulan canları.

Benden saygılar olsun güzel Karadeniz’e
Uzaktan saygı olmaz gelmek lazım yüz yüze.

12.06.2010 İsmet GÜR

DOĞU KARADENİZ BU

Kara yemiş ağacı hiç dökmez yaprağını.
Gurbettekiler sever memleket toprağını.
Adamı deli eder cifin çiçeği balı.
Yörenin insanları futbola çok sevdalı.

Futbolun bayrağını hep itti ayla taşır.
Sıcaktır insanları her milletle anlaşır.
Yörenin sevdaları vatanını sevmektir.
Trabzon sporunu hep temsilci görmektir.

Karadenizli sevmez gerilerde kalmayı.
Cani gönülden ister hep önlerde olmayı.
Ülkenin damarında kan olur sorun olmaz.
Hakikatler değerdir asla sararıp solmaz.

16.12.2008 İsmet GÜR

DEF EDER BİR GÜN

Göz yaşı üzüntüyü sevinçi paklar
Nice gözler vardır yaşını hep saklar
Eller çileler çeker birileri haklar
Asla çile çekmesin senin bedenin.

Kara bulutları def eder bir rüzgar
Bilinenler kadar bilinmeyende var
Hattini bilmezlerin göz yaşları akar
Dilerim göz yaşların akmasın senin.

Hançer yarasını; söz yarası geçer
Yeşeren dalları gövdesinden biçer
Uyguların gider ise iştahın kaçar
Dilerim göz yaşların akmasın senin.

19.08.2010 İsmet GÜR

ÇAYELİ LİMAN KÖYÜN

Çayeli Liman köyün sacların kadar boyun
İnsanlar insan olsun olmasın asla koyun
Sanatkarda ki ruhun derinliği bilinmez
Zamanın dervişi ol bu coğrafyayı hep gez.

Güzellikler yakışır kemençenin sesine
Selçukları düşürün sevginin ateşine
Çayeli Liman köyün bir başka olur çayı
Sevgi zamanla büyür sarar bütün dünyayı.

02.10.2009 İsmet GÜR

ÇAYELİ (MAPAVRİYA) SELAM

Çayeli’nin yolları dar idi genişlendi,
Orası ne zorluklar kendi azmiyle yendi,
Yaka fabrikasının tarihine bir bakın,
Çokları ekmek yedi nankörlüğü bırakın,

Çayeli güzellikler olsun senin yanında,
Ne balıklar tutardık iskele meydanında,
Çayeli’nin simgesi Hüsrev köfte salonu,
Hemşerisini sever gider sorar halini.

Çayeli yamaçları bakar karatenize,
En büyük oğlun bu yer bunu bilesin Rize,
Yeşil cennete benzer Rize’nin her tara fi,
Güzeldir insanların ayni altının safi.

Bütün Rizelilere Maçkalıdan selamlar,
Gelin bir birimizi biraz sevelim canlar.

25.08.2009 İsmet GÜR

ÇAYELİ (MAPAVRİ) MEYDANİNDA

Karadenizli sever kemençenin sesini,
Türkücüler boş yere sarf etmez nefesini,
Mapavri meydanında binalar dizi dizi,
Orda Selçuk Balcılar hoş eğlendirdi sizi.

Bu Maçkalı İsmet’in acıdır destanları,
Tarihin hoş yüzüdür Çayeli meydanları,
Burda Besim Aydını biraz anmak isterim,
Ey dostlar Mapavriyi gözünüz gibi görün.

04.08.2009 İsmet GÜR

BÜTÜN RİZE HALKINA HEDİYEM OLSUN

Tarihin her yönünü ayağa kaldırın
Rize kalesine gelinde manzarayı görün
Bir tarafta ninem; öte yanda torun
Bu değerler size, bize selam veriyor.

Tarihin yolları; çok değerleri eledi
Bazen yağmur yağdı bezen çiseledi
Rize fenerinin ismi asla tükenmedi
Bu değerlere sahip çıkın ey insanlar.

İsmet Gür Maçka’dan bir şeyler söylüyor
Kiminin babası; anası dertidir ağlıyor
Her kale devrinde bir türkü söylüyor
Bu değerlere sahip çıkın ey insanlar.

Rize’nin hoş bir yanıdır Zihni Derin parkı
Gidin de bir görün oralarda farkı
Eskisi gibi dönmüyor değirmenlerin çarkı
Eski değirmenler neden unutuldu canlar.

05.07.2010 İsmet GÜR

BALIKESİR AYVALIK

Ana, kuzusunu yemez içmez; besler,
Ayvalık’ın etrafını kaz dağları süsler.
Sarımsaklıda vardır güzelim plajlar,
Ören’den manzarayı seyretmek yeter.

Bu yerler tarihin her sayfasında var,
Zeytinleri güzel zeytin yağı yapar.
Dağlarından çok esaslı suların çıkar,
O yerlerin havasına doyamazsın sen.

Ayvalık’ın meşhurdur şeytan sofrası,
En güzel sezonun Ağustos ortası.
Burası siler bitirir ruhumdaki pası.
Severim o yerleri tadına doyamam.

Havranın bağ bahçeleri hep dizi dizi,
Sahilinde Edremit bekliyor bizi.
Gülen çocuk gibidir Ege’nin yüzü,
Oraların havasına doyamazsın sen.

28.11.2008 İsmet GÜR

BAKIRKÖY MEYDANI

Bakırköy meydanında oturdun iki saat,
Yanımda olan beyim; etti bana nasihat,
Kenarda güvercinin biri havuza düştü,
Bu manzara olunca benim huzurum kaçtı.

Önümden geldi geçti insanların sürüsü,
Kara kalemle resim çizer orda birisi,
İsmet bu görüntüyü hemen aldı kaleme,
Atatürk’ün heykeli meydanda tek kelime.

04.07.2009 İsmet GÜR

ARTVİN’E SELAMLAR

Ardanuç, Yusufeli, Şavşat’ın ormanları
Bir çok hastalıkların ordadır dermanları
Övme zamanı geldi Murgul’un bakırını
Gidinde biraz görün bu yerlerde durumu.

Arhavi şirin bir yer Hopa’ya selam eder
İsteyen bu yerlerden Gürçisdan ada gider
Çoruh nehri yazıyor barajlar destanını
Artvinliler çok sever yurdunu vatanını.

Benden selamlar olsun bütün Artvinlilere
Bir gayretleri vardır ülke çıksın göklere
Paylaşmayı bilirler ülkenin dertlerini
Tutanlar mutlu olur sım sıcak ellerini.

03.03.2010 İsmet GÜR

AHLAT’A VAN’A RİZE'YE HEDİYEM OLSUN

Yolculuklar insana çok dost kazandırır,
Eğer yola çıkanlar hattini bilir ise.

Bir adım bin adımı, bazen oluşturur,
Ziyaret ettikleriniz de size gelirse.

Ahlat mezarlıkları tarihin hoş yüzü,
Sanat’ın o yerlerde görülür her izi.

Bağrına basar bölgenin insanları sizi,
Onları sayıp sevdiğinizi sezdikleri zaman.

İsmet Gür Maçka’dan bir not düşüyor,
Sevilip sayılmayanlar sıcakta üşüyor.

Uçan kuşlar bile bir an sevişiyor,
Bir birinizi çıkarsız sayın sevin insanlar.

Ayşe’m gözlerin çakır Van, Bitlis, Diyarbakır,
Kalleşlik edenleri yarı yolda bırakır.

Bu yerlerin çok hoştur tarihi dokuları,
Ağrı dağ zirvesinin kapalı kapıları.

Tarihe meydan okur Mardin’deki taş evler,
Bir kıvılcım inanın yığınları alevler.

30.05.2010 İsmet GÜR

AHLAT’A HEDİYEM OLSUN

Tarihin yolları susmaz konuşur
Ahlat’ın bağrına girdiğin zaman
Mezar taşları çok şeyler söylerler
Dillerinden anlayanı bulduğu zaman.

Ahlat bu ülkeni,n derin müzesidir
Oradaki mezar taşları hep abidesidir
Bir çok devirlerin susmayan sesidir
Tarihler içinde tarihsin Ahlat.

Sanat buralarda çok şey haykırıyor
Dünya tarihine baş da kaldırıyor
Alakasızlara karşı hep; dik duruyor
Adınla tarihinle sen hoşsun Ahlat.

28.05.2010 İsmet GÜR

AĞRI’YA HEDİYEM OLSUN

Ağrı dağıdır ülkemin en yüksek yeri
Nasırlıdır bölgede insanların elleri
Emek veren açtırır tomurcuk gülleri
Varınla yoğunla sen hoşsun Ağrı.

10.04.2010 İsmet GÜR

ADIYAMAN

İli Adıyaman ilçesi Kahta,
Asmalı köprüye dizdiler tahta,
Bir eli cepte diğeri kulakta,
Onun maksadını bilemiyorsun.

Adıyaman ili tarihin her yüzü,
Nemrut dağlarının kör değil gözü,
İnsanlık tarihinin oralarda izi,
Dünyanın özelisin sen Adıyaman.

11.07.2009 İsmet GÜR

ÇAYKARA’YA HEDİYEM OLSUN 2

Çaykara’nın içinde buluşur iki dere,
Allah’a şükür olsun, birde böyle günlere.

Bu yöre insanları güneş gibi sıcaktır,
Gurbette garibanı kucaklayan kucaktır.

Her yerde kucak açar sever hemşerisini,
Asla önüne bakmaz gözler ilerisi.

Sultan Murat yöresi bu yörenin süsüdür,
Potinozlu Muhsin Yılmaz sevilen birisidir.

Yöre insanı yakar birlik meşalesini,
Beş kıtaya duyurur her ahvalde sesini.

Ah o Maçkalı İsmet Çaykara’da çok kaldı,
Solaklı deresinden billahi ilham aldı.

Çaykara’da esnaftı rahmetli, Ali Kaya,
Böylesine evlatlar çok az gelir dünyaya.

Kırmacı otelinden Çaykara’da var izler,
Böyle güzellikleri görmeli bütün gözler.

Bursa’dan selam olsun bütün Karadeniz’e,
Sultan Murat Kaledir ve hediyedir size.

16.06.2010 İsmet GÜR

KİM DERMEN OLUR

Ömür dediğimiz bir yolun tamamı
Acılar tatlılar hep harman olur
Yolun sonları yaklaştığı zaman
Bilmem dertlerine kim derman olur.

Yıllar yılı teneffüs ettik aynı havayı
Önümüze dağ ettiler güzelim ovayı
Paylaşan mutlu olur bir bardak çayı
Bilemem derdimize kim derman olu.

21.06.2010 İsmet GÜR

ALLAH AŞKINA

Kafa bende kalem bende el bende
Yazdıkça yazarım Allah aşkına
Yürek bende sevda bende sen bende
Sevdikçe severim Allah aşkına.

Nice kullar gördüm üretmez tüketir
Böyle ömür inanın çok nafiledir
Hayatta iki yol vardır değerli dostlar
Birisi mutluluk diğeri çiledir.

Sayan canlılardan nefret edilmez
Helale haram katılırsa katanlar gülmez
Yusuf’un çektiğini her kardeş bilmez
Üretken saflarda olalım insanlar.

Kafa bende, kelam sizde can taşım
Kalemler silaha söyle neden döndü
Huysuzları biliyoruz huysuz efendi
Sevdikçe severim Allah aşkına.

İlahi adalet hiç tefrik eylemez
Nankör yaratıklar değer nedir bilmez
Allah yolunda olanlar yalınız kalmaz
Sevdikçe severim Allah aşkına.

Akıl da kudret, bedende kudret
İlahi güçün sunduğu değerdir
Çiçekler meyveye döndüğü vakit
Dalından kopartılıp afiyetle yendi.

İnsan, insan olmalı helak olmadan
Hep tüketen olma bir şey sunmadan
Sevda ateşine düşüp yanmadan
Sevdikçe severim Allah aşkına.

14.06.2010 İsmet GÜR

KALK GİDELİM KÖYÜMÜZE

Yavaş, yavaş kal gidelim köyüme
Köyüm beni, ben köyümü unuttum
Gurbet hamur yapıp fırına sürdü
Suyumuzu emdi bizleri kuruttu.

Köyümden alı koydu; ekmek parası
Savmaz içimdeki köyümün yarası
Toprağı unutuyor bizden sonrası
Yavaş, yavaş kalk gidelim köyüme.

Ekin ekmeyi şimdi nesiller unuttu
Gurbet aldığı evlatlar; köyleri unuttu
Anam babam köyden hep sitem etti
Yavaş, yavaş kalk gidelim köyüme.

Şehirde yollar değişti, huylar değişti
Hızlı yaşayanlar hep çaptan düştü
Zalim gurbet başıma ne işler açtı
Yavaş, yavaş kalk gidelim köyüme.

Yeni oklar şimdi; eski yay tanımıyor
Toprak bütün sırları çözüp uyanıyor
Kara sapan türküsü toprakta yanıyor
Yavaş, yavaş kalk gidelim köyüme.

Harman olur köylerde dumanlar sisler
Gurbette incitiyor alınan nefesler
Köyümde kırları hep çiçekler süsler
Yavaş, yavaş kalk gidelim köyüme.

Horozların tavukların hoştur ötüşleri
Evimizin misafiri serce kuşları
Hasretlik yerinden oynatır taşları
Yavaş, yavaş kalk gidelim köyüme.

Kervanların geçdiği yollar avare
Çoban kaval çalıp atıyorsa nara
Benim içerimde bin çeşit yara
Yavaş, yavaş kalk gidelim köyüme.

İsmet bu sözleri tartarak yazdı
Saygı kayıp olunca kötülükler azdı
Beş kıtayı gezdim inanın bezdim
Kalkın köyümüze gidelim beyler.

13.06.2010 İsmet GÜR

DİLDE SAYGI OLMAYINCA

Bir milletin dili varsa kendiside vardır,
Dilden anlamazlara bu dünya dardır.

Asiller dil kullanmakta billahi kibardır,
Kibar kelam edenlere saygılar olsun.

Hor görüp suçlamak güzellik değil,
Bütün canlar bizden saygı sevgi bekler.

Hırslarınızı yenmek büyük kibarlıktır,
İnanınki kibarlığı çocuklarda bekler.

05.06.2010 İsmet GÜR

DALDAKİ MEYVELERE

Kirazı yiyeceksin dalından kopartarak
Diyeceğini söyle ey arkadaş tartarak
Vezir eder insanı dildeki düzgün kelam
Sevene sevmeyene kucak dolusu selam.

Dutları yiyeceksin dalından kopartarak
Döndün sirke küpüne yanlışları yutarak
Tatlı, tatlı yemenin açıları da çıkar
Sevgi çok büyük güçtür canları mutlu eder.

Üzümü yiyeceksin dalından kopartarak
Nereye varacağız daima sitem yaparak
Ayşe’m yandan bağlıyor bu sora kuşağını
Sevene feda ettim benim gönül dağımı.

Çıkmaya korkuyorum incirin dallarına
Vişne ile eriğin bakarım yollarına
Akıllı güzellerin kalır dünyada adı
Çok meyveden başkadır o kayısının tadı.

Bursa şeftalisinin bölgesinde var adı
Kahır olsun teknoloji genler ile oynadı
Karpuz kavun bostanlar o tarlaların süsü
Toprak ne kadar cömert doyurur karnımızı.

Baka, baka geçerim dalda duran narlara
Armut, elma başka ahenk kadar dallara
Mandalina portakal hiç yaprak dökmeyenden
Asla bıkmak olur mu güzel laf eyleyenden.

Çiçek açan dallardan bu meyveleri yeriz
Bunca güzelliklere neden isyan ederiz
Meyveyi yiyeceksin dalından kopartarak
Diyeceğini söyle hey arkadaş tartarak.

Bu Maçkalı İsmet’in bir destanı da böyle
Eğer sesin güzelse ben çalayım sen söyle
Bakmak hiçbir şey katmaz karşıdaki ovaya
Lafını bilmeyenler neden geldi dünyaya.

01.06.2010 İsmet GÜR

SEVGİYE MUHTACIM

Kimler doyuracak işsizi aç’ı
Aleviler memleketin başının tacı
Arap atlar yol alır yer ise kırbacı
Bütün alt kimliklere saygılar olsun.

İnsanı insan bilin tefrik etmeyin
Kendi insanlığınızı siz tüketmeyin
Düzgün aşa ne olur haram katmayın
Bütün alt kimliklere saygılar olsun.

Gürcüsü Kürt’ü Laz ve Alevi’si
İnanın milletlerin güzeli ve hası
Var olan dertlere çareler bulunması
İnanın birlikteliğin yolundan geçer.

Saygı gösterilsin canlar her millete
Virgülümüze bile atılmasın leke
Çitti konularda etmeyelim şaka
İnsanları sevelim yaratan için.

Sevgi damlacıkları sellere dönsün
Enerji üreten dürbünlere dönsün
Ne kadar millet varsa buyursun gelsin
İnsanları sevelim yaradan için.

Hani dedelerimiz toprağa döndü
Meğer dünya malı gerçekten yalandı
Birileri kendini Azrail sandı
İnsanları sevelim yaradan için.

Bütün canlar doğanın ulvi değeri
Yolun bir yerinde var biraz eğri
Adam yerine koyun körleri sağırı
Bütün canlıları sevelim sayalım.

Bayramlar zor günlerin hatırasıdır
Senin derdin İsmet’in hep yarasıdır
Artık elle vermenin tam sırasıdır
Verdiğimiz sözlerde duralım canlar.

Bitsin bu kavgalar çamur atmalar
Kendinden olmayanı itip kakmalar
Nice canları yuttu azgın dalgalar
Gelin bir birini sevelim ey canlar.

24.05.2010 İsmet GÜR

DİŞLERİM DÖKÜLDÜ

Dişlerim döküldü damağım aşındı
Artık her yemeği yiyemez oldum
Dilimi arılar ansızın ısırdı da
Her düşündüğümü diyemez oldum.

Az bilen karıştırır sapı samana
Fırsat tanıyalım bizler zamana
Anlatamıyorum her şeyi ummana
Dişlerim döküldü damağım aşındı.

Ayrılıp gidenler dönüp geldi mi
Kararan bulutlar haber verdi mi
Beni yitirdin de memnun oldun mu
Dişlerim döküldü damağım aşındı.

Umutlarla başlanan hayat tat verir
Umulmadık yerde geleni gönderir
Dara düşen feryat etse kimi kandırır
Dilimi arılar ansızın ısırdı.

23.05.2010 İsmet GÜR

FIRTINALAR ESER

Fırtınalar eser karma karışık
Karanlık yerler hep ister ışık
Her insan özüyle olmalı barışık
Sözünde duranlara saygılar olsun.

Nice rüzgarlar var enerji üredir
Bir tarafta insanlara hayat çiledir
Hakça paylaşımlara İsmet köledir
Sözünde duranlara saygılar olsun.

Her canlı borçludur güneşe aya
Örnek olun sizler bütün dünyaya
Bitmiyor sıkıntılar ben saya saya
Sözünde duranlara saygılar olsun.

11.08.2010 İsmet GÜR

BÜTÜN İNSANLIĞA SEVGİ ÜZERİNE

Van gölü ülkemin bir iç denizidir
O yöreler tarihin gerçek yüzüdür
Nemrut gölü kraterlerin habercisidir
Ahlat da diri duruyor mezar taşları.

Bitlisin vadisi kalesi çok başka
Diyarbakır surlarını görseniz keşke
Yöre susamıştır huzur denen aşka
Her insanı insan yerine koyun insanlar.

Urfa ile Mardin’i şaha kaldırın
Bölgede huzuru gelin uyandırın
İhanet çetelerini kıbleye döndürün
Her insanı insan yerine koyun insanlar.

Gaziantep’e Hatay’a adım adım inin
Hainlik edenlerin dallarına binin
Hakkari Maraş’ın kıymetini bilin
Her insanı insan yerine koyun insanlar.

Kars’ın kalesinden Edirne’yi görün
Kuzeyden güneyden hizaya gelin
Bu ülkenin her yanına bir şeyler verin
Her insanı insan yerine koyun insanlar.

Silahla ulaşılmaz düzgün hedeflere
Hakça paylaşmakta çözümler vardır
Devler dev olmuş büyüyorlar iken
İllaki bir tarafta sıkıntı vardır.

Şiddet şiddetlerle yok edilemez
Ezilenin çektiğini ezenler bilmez
Sağlıklı kurallar asla delinemez
Barut kokan yerlerden insanlık utansın.

Utansın insanlık terör belasından
Kundakta çocuklar ayrı babasından
Çiçek ikram edelim cennet ortasından
Ezilenlerin çektiğini ezenler bilemez.

20.06.2010 İsmet GÜR

YİNE DE SAYGILAR OLSUN

Kimse kimseyi sırtında taşımaz
Sırtın yara olur kimseler kaşımaz
Sanılmasın canlı olan üşümez
Sevip sayanlara saygılar olsun.

Sahip çıkmak lazım kimsesizlere
Perdeler çekmeyin gören gözlere
Mutlu olur kanaat eden azlara
Sevip sayanlara saygılar olsun.

Temizlik içerden dışardan olsun
Dibi delik kova söyle nasıl dolsun
Sabah namazını her mümin kılsın
Sevip sayanlara saygılar olsun.

Sevgi bütün canlara cesaret verir
Uyuyan devleri varıp uyandırır
Şeytana uyarsan seni kandırır
Sevip sayanlara saygılar olsun.

Köprüler olmazsa engeller aşılmaz
Niyet edilmeyenlere asla ulaşılmaz
Çilenin her türlüsü her an taşınmaz
Sevip sayanlara saygılar olsun.

Bütün canlıların özlemleri ayrı
Çekilmez dünya da yalnızlığın kahrı
Güneşin doğduğu yer en güzel doğru
Sevip sayanlara saygılar olsun.

Karanlıkla ışık bir birinin zıttı
Güzellikler beni hep mutlu etti
Yalnızlıklar bir yerde pusuya yattı
Görüp duyanlara saygılar olsun.

Kendini sevmeyen seni nasıl sevsin
Her canlı uyanıp hırslarını yensin
Bütün kötülükler tek tek tükensin
Sevip sayanlara saygılar olsun.

10.12.2008 İsmet GÜR

EVLAT BABA ANA

Faydasız ağaçların dalları budansın
Evlat seni öksüz koyan baban utansın
İhanet edenler hepten ateşlerde yansın
Sen beni bana; isyan eyledin dünya.

Bütün zulümler; sevinçler sende
Evlatlar cennettedir beşiğe girende
İnsan mutlu olur güzel gün görende
Seni öksüz koyan baban utansın.

Sahipsiz evlatların yetişmesi zordur
Evlat’a; ana baba yarlardan yardır
Babasız büyümek billahi de zordur
Evlat seni öksüz koyan anan utansın.

Ne analar gördüm ana diyemedim
Kendi sefa; hayatında evlatları yetim
An geldi of çekip hep sitem eyledim
Evlat seni öksüz koyan analar utansın.

20.08.2010 İsmet GÜR

MAÇKA’NIN MEKSİLA’SI

Ne güzeldir, güzeldir köyümdeki dereler
Buranın kıymetini ancak bilir erenler

Bu köy misafir eder iki tane dereyi
Bu köyde çok severdim pirzolayı yemeyi

Mulaka Hamsi köyün yolları burdan geçer
Çayın tadını bilen bu köyde bir çay içer

Bu köyde adı vardır kankela kayasının
Tadını çıkartırlar yolcular malasının

Ah Meksila, Meksila Çatak köyüne döndün
Nerde eski hallerin seller aldı tükendin

Bu köyün tarihini cevizleri söylerdi
Şöferler mola verir orda pirzola yerdi

Haşim’ın Salih, Ali güzel çaylar demlerdi
Bu köyden geçen yollar çok kervancılar gördü

Maçka’da Meksila’nın tarih de yüzü vardır
Bu köyde esnaf olmak kolay değildir zordur

Maçkalı İsmet Gür’ün destanlarda adı var
Bu köyde pirzolanın çok başka bir tadı var.

21.08.2010 İsmet GÜR

NASİHATİM VAR

Tarih yollarında; ders isteyenlere verir
Kaç insan karıştırırda; gerileri görür
Fitne fesat olan yerlerde her yön kararır
Kaş yapar iken gözler sakın kör olmasın.

Güve; güçlü ağaçların özünü bitirir
Vefalı ağaçlara acımaz alır götürür
Hayırsız evlatlar çok ocaklar batırır
Kaş yapar iken; gözler sakın kör olmasın.

20.08.2010 İsmet GÜR

GİRESUN SPOR’U BİRİNCİ LİG BEKLİYOR

Giresun yelkenleri bu sene etsin fora
Şampiyonluk hakkındır sakın bakma kusura
Birinci ligler senin özlemini çekiyor
Başarmak bir sevdadır taraftar böyle diyor.

Topal Osman yurdundan o dağların ardından
Ligler bir şey anlasın spor’daki farkından
Zor yollar hep aşılır; başarırım denirse
Şampiyonluk yakışır Giresun spor olsa.

Çam oluk dağlarının eteklerinde düzler
Taraftarın bu sene şampiyonluğu gözler
Maçka’lı İsmet sizi önde görmek istiyor
Lezzetli fındığından ağız tadıyla yiyor.

19.08.2010 İsmet GÜR

SPOR BİR SEVDAYSA

Sevdayı çok sevenler; sanılmasın siler
Türkiye Trabzon spor’a başarılar diler
Bir tarih çok söylendi böylesine türküler
Spor hareketleri dostluklara vesile olsun.

İki güçlü pehlivandan birisi mars olur
Gezdikleri yollarda hep izleri kalır
Trabzon spor; hep tarihler yazan olur
Bütün takımlarımıza sonsuz başarılar.

19.08.2010 İsmet GÜR

ÜÇ SORU SORDULAR

Üç soru sordular çarmıha gerdiler
İtham fermanını elimize verdiler
Bir ara düşünüp insafa geldiler
Gözü karalardan sizlere yar olmaz.

Sehpalar dizilmiş hepsi yan yana
Yanımda kıydılar birkaç tane cana
Hepimizi bağrına basar o toprak ana
Hakkın rahmetini bulmayan olur mu.

Ne zulümler duydum farklı sahalardan
Sevdayı ayırtılar en sadık yardan
Bir haber alamadım ben Bahtiyar’dan
Hakkın rahmetini bulmayan olur mu.

Her acının sonu bir bayram olur
Anılar için de ise hep izleri kalır
Toprak bütün dertlerin dermanı olur
Hakkın rahmetini bulmayan olur mu.

19.08.2010 İsmet GÜR

SANATKARLARIN SESİ

Nasıl tarif edeyim kemençedeki sesi
Dileğim Tanerler'in tükenmesin nefesi
Maçka’nın merkezinde buluşur iki dere
Zigana dağı güçtür selam verir göklere.

Sizlere selam eder; Meksilalı İsmet Gür
Sanatkarların sesi daima olsun özgür
Sanatın dağlarında ancak yaşayan bilir
Sanatkar işi için hem yaşar hem de ölür.

18.08.2010 İsmet GÜR

SEHER VAKTİ OLDU

İnsan ömrü kısa sığar mı her şeye
Kulak ver de dinle köyünde Ayşe’ye
Bir gün gelinir son viraj son köşeye
Sırat köprüsünü bilirmisin sen.

Seher vakti öten kuşlar sevdadır
Her yuvada dirlik düzen olmalı
Hakkı hukuku her canlı bilmeli
Sırat köprüsünü bilirmisin sen.

Seher vakti yazdım ben bu şiiri
Kul hakkını görsün körlerden biri
Ateşlerde yakıyorlar gel gör diri diri
Sırat köprüsünden geçilecek bir gün.

Soysuzlar iş bitirir ay ışığında
Kabahat sende değil elinde tığında
Pislikler meydan okur solunda sağında
Sırat köprüsünden geçilecek bir gün.

Seher vakti kalktım bir sessizlik hakim
Şafağın ağarmasına derinden bakın
Duru pınarlara benzeyerek akın
Sırat köprüsünden geçilecek bir gün.

Hani emsallerin bir bölümü nerde
Kimler dostun olur kara günlerde
Garipler çaresiz olduğu yerlerde
Sırat köprüsünden geçilecek bir gün.

Dalkavuk olanların sürüleri olur
Sanmayın ki işleri hiç geriye kalır
İhalelere girer hiç takılmaz alır
Sırat köprüsünden geçilecek bir gün.

İsmet sitem eder duymayanlar duysun
Biri pişman olup da yanlıştan çaysın
Bana dostlar takılırlar sen daha toysun
Sırat köprüsünden geçilecek bir gün.

16.08.2010 İsmet GÜR

YARATANA ŞÜKÜR OLSUN

Bu yıl sıcak geçiyor ramazan ayı
Davulu öttürüyor davulcu dayı
Ucu ucuna gidiyoruz ancak kıl payı
Yaradan’a hamdı sena şükürler olsun.

Açlıktır canlıları biraz ıslah eyleyen
Sanmam ki af edilir gıybet eyleyen
Geçe gündüzlerde ilahi söyleyen
Bizleri Yaratan’a hamdı senalar olsun.

Bütün varımız yoğumuz onun elinde
İstese su bırakmaz Keban gölünde
Bütün güzellikler senin bu halinde
Bizler yaratana hamdı senalar olsun.

18.08.2010 İsmet GÜR

MAÇKA’DAKİ SEVDAMDAN

Çok merak ettim ama kemençe çalamadım
Maçka’daki sevdamdan bir haber alamadım
Dertlerimin üstüne bu sevdam ayrı bir dert
Maçka’nın insanları sapına kadardır mert.

Zigana dağlarının güçü vardır Maçka’da
Gözlerim bir şey görmez gözüm orda sevdada
Çok merak ettim ama kemençe çalamadım
Dert dert üstüne bindi bir türlü gelemedim.

Uçan kuş ilham alır kemençenin sesinden
Kurtar beni Allah’ım sevdalık çilesinden
Hartama döşediler köyde evin tamını
Dostlarım unutamam Meksila meydanını.

Maçka’nın köylerini gezmeli teker teker
O köylerde hanımlar sayısız çile çeker
Çok merak ettim ama kemençe çalamadım
Geldi çöktü bir duman yolumu bulamadım.

Sevmeyenlerde var mı kemençenin sesini
Ecdadımız çekerdi dünyanın çilesini
Maçka’lı candan sever yurdunu ülkesini
Kendine yakın bilir kemençenin sesini.

Maçka’nın dereleri türkü diyerek akar
Orada bir sevdam var ateşi beni yakar
Çok merak ettim ama kemençe çalamadım
Maçka’daki sevdamdan bir haber alamadım.

Buradan selam olsun bütün Karadeniz’e
Canımız feda olsun bu cennet ülkemize
Ey gidi güzel Maçka gözlerimde tütersin
Uzaktan sevda olmaz seni sevenler gelsin.

17.08.2010 İsmet GÜR

ALİ AKYÜZ’E HEDİYEM OLSUN

Sevgi sellerinin özünü bozmayın
Ali’ler zor yetişiyor onları üzmeyin
Bir derdiniz varsa aşikar söyleyin
Kolay yetişmiyor bilim adamları.

Zalimler hor görür bilim adamını
Çapa’ya verdin hayatının tamını
Her tabip yaşar hastanın gamını
Kolay yetişmiyor Ali Akyüz’ler

Yukarı Kışlacık Of’un bir köyü
Ali’lerde bu köyün sağlam direği
Nice dertlilere devadır yüreği
Kolay yetişmiyor Ali Akyüz’ler.

Cerrahlar içinde sen öncü oldun
An geldi alanında öğrenci oldun
Yılların içinde cana can verdin
Kolay yetişmiyor Ali Akyüz’ler.

16.08.2010 İsmet GÜR

MAÇKA BAĞRINA BASAR

Maçka bağrına basar sayıp sevenleri
Gelenleri hoş karşılar sıkılır elleri
Turizm pastasından nasiplenenleri
İş ve aş olduğundan ancak anlarım.

Bu ülke güzeldir hele Karadeniz
Ne kayıp ettirir; size hürmet etmeniz
Turizmi bölgeye fabrika etseniz
Lüzumsuz korkuların gereği var mı.

Turizm pastası çok karın doyurur
Dostlukları geliştirir kale gibi durur
Yanlış edenlere çok şamarlar vurur
Lüzumsuz korkuların gereği var mı.

15.08.2010 İsmet GÜR

MAÇKA ÇATAK (MEKSİLA) İNSANLARI

Sevdam tutsun gidelim atımın yılarından
Çok iyi çay oluyor Meksila sularından
Çatak köyü içinde sıra sıra dükkanlar
Bu köyün kıymetini konaklayanlar anlar.

Yavrum boyalar sürdün ne oldu saçlarına
Bu köy çok şey borçludur ceviz ağaçlarına
Acımadı kıydılar ceviz ağaçlarına
Ölenlerin atları var mezar taşlarına.

Bir tarihti bu köyde rahmetli Emin aka
Severdi insanları eder dururdu şaka
Kemençeci Şevketin oğlu köyün muhtarı
Rasimoğlu Mehmet’in var idi dükkanları

Ey gidi Haşım aka gülmeyen yüzün vardı
O Erkotun Dursun la arkadaşlık yapardı
Kotikci Ali Gür köyün; Tekelde direğiydi
Çiçekli bahçeleri hep kendi hüneriydi

Maçka posta müdürü bu köyden Ali Gür’dü
Bütün güzellikleri bahçelerine kordu
Ey gidi Bektaş aka çok çaylarını içtik
Sizler göçüp gittiniz biz yerinize geçtik.

Sefer Özgür bu köyün orduda ilk eliydi
İki adet değirmen bu köyün sembolüydü
Bu köyün yüreğinden geçer kervan yolları
Bu köy ayrı güzeldi ; güzeldi insanları.

Meksila’da buluşur derelerin kolları
Maçka’da esnaf idi Öz Yakup oğulları
Köyümün merkezinden bakadık bucak bucak
Köyümün doktoruydu o rahmetli Mazlum Çak.

Mal akanın Muhammet ticaret erbabıydı
Ey gidi kasap Kemal köyün hoş kasabıydı
Tekel bağrına bastı Ahmet’i Hikmet Gür’ü
Ülkemiz şair bilir bu köyden İsmet Gür’ü.

Balık tutmaya gider İsmet ilen Dursun aka
Uşuğum diyen dillerin eder dururdu şaka
Meşe ğun kıranında vardı İbrahim usta
Bu köy şehitler verdi dostlar Sarıkamış’ta.

10.08.2010 İsmet GÜR

BURSA İLKLERİN BAŞKENTİ OLSUN

Tarihin önünde çok tarihler yazdın,
Tarihler içinde tarihsin sen Bursa.
Raylı sistemlerin baş kenti sen ol,
Sana güzel şeyler yakışır Bursa.

Dünyaya yurduma raylı sistem üretsin,
Varsın birileri hep isyanlar etsin.
Bütün şehirleri raylı sistemlere katsın,
Çirkini güzel etmekte sen varsın Bursa.

Sistemler; çok işsizlere işler yaratacak
Şehirlerde trafiği olabildiğince eritecek
Ülke ekonomisine çok güçler katacak
Sana güzellikler çok yakışıyor bursa.

27.07.2010 İsmet GÜR

ORDU’YA HEDİYEM OLSUN

Ordu’nun bir ilçesi Perşembe’dir Perşembe
Öyle bir devirdeyiz kimseye kalma kebe
Ordu’nun Fatsa’sının tarihi çok şey söyler
Bir devir bu yerlerde kıyamet koptu beyler.

Ordu’nun meydanından baktım Karadeniz’e
İçerimde sevdalar var izah edemem size
Ordu Mesudiye’nin güzeldir insanları
Bu ülkenin uğruna feda olsun canları.

Bir otobüse bindim Ünye Terminalinden
Yöre insanı anlar düşkünlerin halinden
Ey gidi Karadeniz sana saygılar olsun
Dua ettim Allah’a bu yıl fındık bol olsun.

Bu Maçkalı İsmet’i sevdalar yaşatıyor
Zalimler aşımıza neden zehir katıyor
Ey gidi Karadeniz yeşilin tarih yazar
Ordu’da bir hal olsa beni derinden üzer.

27.07.2010 İsmet GÜR

KARADENİZDEKİ YEŞİL

Yeşili toprağındaki bereketin söyler
Dağınık vaziyette bu yerlerde köyler
Kadını çalışkandır hep anası ağlar
Bir başka güzeldir beyler Karadeniz.

Vadileri boldur dereleri boldur
Kalpten kalbe giderler hepsi bir yoldur
Hepsi de insanlığa kan taşıyan candır
Bütün değerleriyle hoştur Karadeniz.

Sıralıdır dağların bir baştan bir başa
Sevgisini sunarlar gökte uçan kuşa
Kadın kız koyulurlar hep birlikte işe
Çalışmayı üretmeyi sever insanların.

10.07.2010 İsmet GÜR

SİLAHIN MERTLİĞE FAYDASI YOKTUR

Silahın mertliğe faydası yoktur
Bütün kötülükler namluda gezer
Küçücük sivilceler tedavi görmez ise
An gelir çoğalır yol bulur azar.

Silah olan yerlerde mertlik arama
Adam olda el sürme sakın harama
Yıllardır bir taraflar ödüyor cereme
Silahsız çözümler üretin insanlar.

Barut kokusuyla çok yürekler yandı
Yanlış tesislerle ağaçlar budandı
Birileri bir yerlerden korku kin saldı
Parlak yarınları kurun insanlar.

Yarınlar bu günlere lanet yağdırsın
Herkes saatini gayet düzgün kursun
El ele tutuşalım ülke huzur bulsun
Parlak yarınları kurunuz insanlar.

Ağlamasın nineler çocuklarımız
Güzellikten yana çoktur zorumuz
Hakça paylaşılsın yaptıklarınız
Alem ağlarken; birileri sefa sürmesin.

Her çiçeği meyveye bir güç döndürür
Barış türküleri çok şeyi uyandırır
Cehalet insanları her devir kandırır
Bilgide mertliğe dönelim insanlar.

Acıları; tatlıları paylaşan olalım
Ağlayanların da biz yarı olalım
Ellerimizi vicdanlarımıza koyalım
Bilgide mertliğe dönelim insanlar.

Aklının önüne hırsların geçer ise
Çekeceğin zararı gözlerin göremez
Kara gün ansızın çıkıp da gelir
Delikli demirler hiç huzur vermez.

23.06.2010 İsmet GÜR

ÇAYKARA’YA HEDİYEM OLSUN

Çaykara’da çok yattım kırmacı ötelinde
Büyük keramet vardır kız sacının telinde
Bozuktu hoş yaptılar Çaykara yollarını
Aç bana geleceğim sevdaysan kollarını.

Gelin gidelim dostlar Çaykara uzun göle
Çok temizdir havası hiç yoktur orda hile
Sultan Murat yaylası bu yerlerin aynası
Saygıda çok başkadır büyükleri sayması.

Fotinoz köyündendir o Muhsin arkadaşım
Bütün dar günlerime odur benim yoldaşım
Meşhurdur Çaykara’da paçanın havaları
Evlerinin damına vardır kuş yuvaları.

Çaykaralıdan olur uçan kuşa arkadaş
Hemşerisini sever olur da ona yoldaş
İyileri çok hastır benzerler meleklere
Merhem olurlar onlar ağlayan yüreklere.

Filesin dağlarında çok iyi geçer yazlar
Sevimlidir bu yerler insani boş koymazlar
Trabzon’a giderken mola verdim Kondu da
Eğer yanlış yaparsan dönersin burda tuta.

Diyeceklerim vardır Çaykara Trabzon’a
Çiçek gibi kızları yakar eline kına
İki dere buluşur Çaykara merkezinde
O dağların havası eder adamı zinde.

Maçka’lı İsmet Gür’ün burda var anıları
Yuvasına bağlıdır erkeği hanımları
Çaykara dereleri taş timi hain taşar
Çaykara bir sevdadır yüreklerimde yaşar.

Çaykara’dan gidilir Bayburt’a Erzurum’a
Meşhurdur sultan Murat sakın kenara koma
Sevelim memleketin bütün değerlerini
Açtıralım her yerde karanfil güllerini.

05.06.2010 İsmet GÜR

MAÇKA’NIN ÇATAK KÖYÜ (Meksila)

Tüfeğimin üstüne cila sürdürdüm cila
Maçka’da güzel köydür arkadaşlar Meksila
Meşhurdur aziz dostlar bu köyün pirzolası
Kamyon şöferler inin burda olur molası.

Meksilanın içinde iki dere buluşur
Bu köyün tarihini cevizleri konuşur
Benim köyümden geçer ormanların yolları
Orda olan heyelan budadı çok dalları.

Güzelim cevizleri zenginler satın aldı
Cevizler yok olunca bu köy da öksüz kaldı
Sıra, sıra dükkanlar bu köyün sembolüydü
Kör olsun lanet para köyde tarihe kıydı.

Kahveleri yapardı çayın en kiralını
İnsanları sorarlar düşkünlerin halini
Çok iyi çay olurdu orda çıkan sulardan
Uyanalım ey dostlar biz derin uygulardan.

Bu köyden gelir geçer yaylacıların yolu
Bu köyde bir sülale dostlar Körömeroğlu
Tüfeğimin üstüne cila çekerdim cila
Çok devire şahittir Çatak ile Meksila.

O köyde yaşayanlar asırların çınarı
Sevenler sevdasından biraz zor durur ayrı
Akar Karadeniz’e bu köyün dereleri
Unutmaz tarihinde kendini sevenleri.

Maçkalı şair İsmet (Meksila) Çatak’ta yetişti
Bu köyün tarihine yeni bir sayfa açtı
Öksüzlük yollarında yürüdü adım, adım
Kaderin cilvesi bu hiç baba tanımadım.

Benden selamlar olsun ülkemin her yerine
Allah muhtaç etmesin kimselerin eline
Saygı sevgi dostlarım en büyük güzelliktir
Güzelliğin en hası dostlar birlikteliktir.

04.06.2010 İsmet GÜR

MAÇKA TÜRKÜSÜ 2

İmkanlarım var iken arar sorardım seni,
Ne oldu sana oldun şimdi erik dikeni.

Ben yazdın biri sildi yazdığım yazıları,
Gördükçe dertlenirim ben öksüz kuzular.

Ah koyun kara koyun senin asildir soyun,
Güvendiği insandan insan bekler mi oyun.

Baka, baka dertlendim kurulara yaşlara,
Benden saygılar olsun bütün ağır başlara.

Bir çırpıda duyarsın dünyanın yalanını,
Üç beş tane şerefsiz sıkar durur canını.

Dünya malıdır seni hep gözü kara eden,
Sözünde durmayana bu İsmet eder sitem.

Kimse inkar etmesin astarını yüzünü,
Şerefli insanların sen kanun bil sözünü.

Dalgalı bir denizde zorlanan yelken bilir,
Ne adamlar tanırım hepsi sınıfta kalır.

Bu dünyaya gelirken ağlayarak geldiniz,
Şu dünyanın malının neden kulu oldunuz.

Haberiniz olmadan ansızın gidersiniz,
İnanın o tarafta çok bedel ödersiniz.

Sitemli sözlerimden aymazlar bir şey alsın,
Bütün dileğim şudur dostluklar baki kalsın.

Bu Maçkalı ismet’in attığı taşlar bitmez,
Laftan anlamazlara bin satır yazsam yetmez.

Saygı, sevgi güveni bu İsmet rehber aldı,
Ne çiçekler tanırdım hepsi sarardı soldu.

02.06.2010 İsmet GÜR

MAÇKA’DAN ZİGANA’YA

Alamadım heveslik gözlerinin içinden,
Kurtar beni Ayşe’m çevreme olan kinden.

Dertliyim anlatamam herkese hallarımı,
Karlar yağdı kapattı Zigana yollarını.

Zigana nın bir yanı bakar Torul’a bakar,
Oradaki madenler ülkemi zengin yapar.

Kalemler nasıl yazsın senin demediğini,
O etkinlik günleri dostlar dostluk düğünü.

Tadı kalır ağzında Torul’un pestilinin,
Elbet Ayşe’mle bana bir gün yaparlar düğün.

Bu dağlardan geçiyor Erzurum İran yolu,
Güvenlik çemberidir Hamsi köy karakolu.

Ah Maçka güzel Maçka ülkemin güzel yeri,
Koynuna almış saklar tarihten gelenleri.

Göz açmış imar bekler o kızlar manastırı,
Ah dostlar hamsi köydür sütlacı yeme yeri.

Zigana dağlarının altı ülkeme yeter,
Hakkını vermeyenler bir gün öderler bedel.

Tüfeğimin üstüne cila attırdım cila,
Ceviz ağaçlarıyla bir tarihti Çatak (meksila).

Heyelan oldu; soldu burdaki güzel kader,
Onca kusursuz insan burda ödedi bedel.

O Maçka güzel Maçka iki dere ağzında,
Her şeyi bırakmalı arkadaşlar tadında.

Vay seni Mataracı sorma dertlerim acı,
Güzel insanlarının hep sevmektir amacı.

Ayva sil bu yerlerin namlı bir köşesidir,
Düğünlere tat veren kemençenin sesidir.

Vay seni Trabzon’um namın sardı dünyayı,
Sevdadır insanların asla sevmez durmayı.

02.06.2010 İsmet GÜR

AHLAT’A HEDİYEM OLSUN

Tarihin yolları susmaz konuşur
Ahlat’ın bağrına girdiğin zaman
Mezar taşları çok şeyler söylerler
Dillerinden anlayanı bulduğu zaman.

Ahlat bu ülkeni,n derin müzesidir
Oradaki mezar taşları hep abidesidir
Bir çok devirlerin susmayan sesidir
Tarihler içinde tarihsin Ahlat.

Sanat buralarda çok şey haykırıyor
Dünya tarihine baş kaldırıyor
Alakasızlara karşı hep dik duruyor
Adınla tarihinle sen hoşsun Ahlat.

28.05.2010 İsmet GÜR

KARADENİZLİ'NİN ETKİNLİK GÜNLERİ

Bütün Karadeniz’in çok güzeldir her yanı,
Ateş gibi sıcaktır arkadaşlar insanı.

Çok büyük önem verir etkinlik günlerine,
Unutma gerileri; koyun adam yerine.

Maçka’nın dağlarından vardık geçtik Düz köy’e,
Salonları inlettik türküler diye diye .

Duysun Türkiye’m duysun kemençemin sesini,
Maçkalı şair İsmet söyleyip gürlesin mi.

Çayeli yetiştirdin o Selçuk Balcıları,
Ülkesi için çoktur Selçuk’un sancıları.

Unutulur mu dostlar Çayeli kaptan paşa,
Karadeniz’den selam göklerde uçan kuşa.

Kemence o bölgenin hep konuşur dilini,
Şairler iyi bilir türkülerin halini.

Trabzon’dan gidilir Rize’ye Zigana ya,
Sanatkar dostlarımız hep benzerler aynaya.

Giresun’un meşhurdur dostlar Osman ağası,
O bölgede yetişir fındıkların en hası.

Buradan selam olsun o Hüseyin Bıçağa,
Görele çanakçıda geldik kucak kucağa.

Başka bir lezzet vardır kemençenin sesinde,
Çok çınarlar yetişti Erkan’ın gölgesinde.

Allah rahmet eylesin Erkan Ocaklılara,
Ara da bir göz atın tarihte saklılara.

Etkinlik günlerimiz kültürel varlığımız,
Horon edin düzelsin ey dostlar sağlığınız.

Maçkalı şair İsmet sevdalı bu yerlere,
Kurban olayım dostlar türkü diyen dillere.

Gurbette hemşeriler yöresini unutmaz,
O yerlerin dostluğu mezara kadar bitmez.

Bir selamımda olsun bütün sanatkarlara,
Onları düşürmesin yaradan Allah dara. 25.05.2010 İsmet GÜR

BURSA SPOR’A HEDİYEM OLSUN

Canım Bursa’ya;
Bursa sporumuza yakışır önde olmak
Kupaların hasını nasipmiş bu yıl almak
Yeşil beyaz ses verdi futbol sahalarına
Şampiyon olmasaydın çok giderdi zoruma.

Bursa’nın tarihine sen yakışanı yaptın
Taraftarın mutludur haklı bir bayram yaptın
Yakışış güzellikler Uludağ bölgesine
Fener dayanamadı Onur’un gölgesine.

Saygı sevgiler olsun emeği geçenlere
Bursa kolay gelmedi arkadaş bu günlere
Spordan dostluklara gelin köprü kuralım
Biz yanlış yapanlardan biraz ırak duralım.

16.05.2010 İsmet GÜR

BURSA SPOR’A HEDİYEM OLSUN

Bursa spor’umuza şampiyonluk yakışır,
Uludağ’ı başkadır tedbir almayan üşür.

Bütün güzellikleri kendiniz de arayın,
Saadet yollarında bir işlere yarayın.

Taraftar sevdasında aradığını bulsun,
Bursa’mız memleketin huzur cenneti olsun.

Bu Maçkalı İsmet’ten bütün Bursa’ya selam,
Huzuru bozanlara bu dünya olsun haram.

Bursa sen insanlığa temelli huzur getir,
Sana yakışır Bursa hep zirvelerde otur.

Aştığın zorlukları zaman zaman hatırla,
Seyircine sahip çık sakın şımarık durma.

Bir şeyi sahiplenmek onu sevmekten gelir,
Bursa’mız çok kararlı bu yıl şampiyon olur.

18.04.2010 İsmet GÜR

MAÇKA’NIN BİR KAÇ YÖNÜ

Haydi gidip Maçka’ya görelim Livera’yı,
Onurunun önüne asla koymaz parayı.

Hacevera içinde var tarihi binalar,
Hep beraber olalım ağlamasın analar.

Baraj yap diler baraj Larha’nın deresine,
Birazcık kulak verin İsmet Gür’ün sesine.

İspela’nın başları Akçaabat’a yakındır,
Meksila’nın içine kuş gibi uçtum indim.

Kınalı köprü bize Sümela’ya yol verir,
Tarihte varlığını insanlığa gösterir.

O yerlerde meşhurdur Hamsi köyün sütlacı,
Kızlar manastırına bakarız acı acı.

Mulaka’dan gideriz Lişer’in yaylasına,
Akçaabat Tonya gelir şenlik arenasına.

Ah Kusara Kusara sana da geleceğim,
İşlerim var Maçka da Maçka’ya ineceğim.

Esir oğlundan geçer Erzurum İran yolu,
Maçka insanlarının gurbettedir bir eli.

Larhan’ın dağ başları yaylaların merkezi,
Yaz geldi mi o dağlar hoş karşılar herkesi.

Tarihler büyük yazdı Karadeniz adını,
Yeşiller candan sever benim memleketimi.

Trabzon tarihinde boynu bükük duramaz,
Ülkesinin önünde hiçbir şeyi göremez.

Yöre insanı sever hamsinin tavasını,
Asla unutamazsın yersen muhlamasını.

Tarihi ipek yolu Maçka içinden geçer,
Çok boldur ormanları çifinler çiçek açar.

İnsanlık yollarında yorul Maçkalı yorul,
Dağın bir tarafından komşumuz olur Torul.

Nisan ayı geldi mi kuşlar yapar folunu,
Gelin hep hoş edelim insanlığın yolunu.

Ey gidi Trabzon’um sana her yerden yol var,
Yürekli insanında bükülmeyecek el var.

Gelecek ilham alsın tarihi yönlerinden,
Güzel şuruplar olur hoş kokan güllerinden.

Her yolculuğun bir gün elbet sonu gelecek,
El ele tutuşalım güzel şeyler olacak.

Güzel Maçka’dan çıkar yorgancı ustaları,
O bölgede çok vardır kemençe hastaları.

Bütün oyunlarında seri hareket vardır,
Karadeniz ülkemde sevilecek diyardır.

21.04.2010 İsmet GÜR

MAÇKA DERNEKLERİNE

Dernekçilikte insan el ele tutmak ister,
Bütün kötülükleri kenara itmek ister.

Paylaştıkça hoş olur bütün güzellikleri,
Dernekler hiç olmasın kötülüklerin yeri.

Birkaç önerim olsun bütün hemşerilere,
Çok şeyler paylaşılsın düşürülmesin yere.

Dernekleri yüceltir fedakarlık izleri,
Şekerden tatlı olsun insanların sözleri.

Geliniz eğilelim kaynak sorunlarına,
Güzel ortamlar kalsın yarın torunlarına.

Bütün güzellikleri görürsünüz dirlikte,
Acılar paylaşılsın sevinçlerle birlikte.

Ara sıra yapılsın birliktelik günleri,
Güzele döndürelim gelin çirkin yönleri.

Saygı ilgi insanı günahtan arındırır,
Nimetleri hor görmek insanı süründürür.

Parça parça dernekler fazla etkili olmaz,
Birlik güç kaynağıdır sağlam ise yıkılmaz.

Trabzon yöresinin omurga kemiğidir,
O bütün asırların dip diri direğidir.

Benden tavsiye olsun bütün hemşerilere,
Ne olur benzeyelim kovanda arılara.

21.04.2010 İsmet GÜR

ÇANAKKALE’Yİ SUSTURAMAZSINIZ

Çanakkale imparatorluğun bittiği yerdir
Nice evlatları yetim, öksüz ettiği yerdir
Nice gemiler hep boğaza battığı yerdir
Türk ulusunun ayağa kalktığı yerdir.

O topraklar o deniz inanın kan kokardı
Sarıkamış doksan bin evladımızı aldı
Bir milleti tarihten silmeye gelenler var
Çanakkale her yanın yüz binleredir mezar.

Tarihin bu yanları daima diri kalsın
Bu millet var olacak bir cihan böyle bilsin
Kendini bilmeyenler artık kendine gelsin
Çanakkale Türklerle daima canlı kalsın.

O tarih sorgulansın hep tepeden tırnağa
Bir daha düşmeyelim böylesi bir tuzağa
Kudret birliğimizin temellerin de yatar
Çanakkale; Sarıkamış bize nasihat eder.

Mal derdi olmasın vatanım olsun önde
Birliğin sırları var ey her şehit gölgende
Atatürk bu ulusa istikbal gökte diyor
Bu ülke adaleti her sahada istiyor.

Felaketler insanlara hep bir şeyler öğretir
Birileri sinsice; neden anamızı ağladır
Nifak tohumlarının ülkemde çilesi var
Sayısız insanlara Çanakkale’dir mezar.

Bu millet kara günde inanılsın tek eldir
Çanakkale Türklüğün diri olduğu yerdir.

18.03.2010 İsmet GÜR

ÇANAKKALE’DEN DERS ALMAYANLAR VAR !

Çanakkale; bir zulmün tükendiği yerdir
Bilmeyenler gidip de o yerleri görsün
Türk ulusu askeri aslan kartal pençesidir
Gaflet uygusunda olursan iter kalkarsın.

Tarihte bir tarih varsa oda Çanakkale
O yerler nice evlatların yattığı yerlerdir
Hasta Türk ulusunun yok oluşunun
O topraklarda ayağa kalktığı günlerdir.

Mudanya’dan İsmet gür şimşek çakıyor
Ahlakı çöken milletlerin kendi de çöküyor
Bu acı destan bizlere çok şeyler diyor
Milletçe bir birinizi sevin; sayın insanlar.

Devletleri diri tutar sağlam kurallar
Lakaytlık her şeyin bir gün sonu olur
Bu devlet bizimdir hep sahip çıkalım
Gün birlik beraberliğin inanın günüdür.

18.03.2010 İsmet GÜR

DİYARBAKIR’A HEDİYEM OLSUN

Diyarbakır surları tarihin hoş bir yüzü
İnsanları sıcaktır onlar kucaklar sizi
İstemem o yerlerde huzur asla solmasın
Çirkinliğin içinde Diyarbakır olmasın.

Huzura gölge koyan yaratanından bulsun
Akil insanlar çıksın tansiyonu düşürsün
Şer güç oyunlarına Diyarbakırlım gelme
Terör esen rüzgara sen asla maşa olma.

Türklerin tarihine ışık tutar surların
Seni ben yüreğimin her yerinde saklarım
Seni kıskananlara baş kaldırma uslu dur
Diyarbakır ülkemin parlayan tapusudur.

Analar göz yaşını bu ülkede silmesin
Huzur irfan yolunda Diyarbakır gürlesin
Neden bulmasın bölge Paris’teki huzuru
Nifak tohumlarını her gün ekiyor biri.

Benim sevdamdır bölge yaşlısıyla genciyle
Hep dengeler bozuldu terörün pençesiyle
Huzur olan her yerde az yiyerek yaşarız
Et ve kemik olursak biz çok engel aşarız.

Huzur olmayan yerde yaşamak ölüm olur
Düşenlerin halinden yerde sürünen bilir
Yeterki sayın; sevin her taraf güzel olur
O yerlerde insanlar inanın kadir bilir.

Bu Maçkalı İsmet’in bölgeye sözleri var
Ülkemin her tarafı vücudumdaki damar
Bir ricam vardır size bakın bir birinize
Gelin sahip çıkalım bu cennet ülkemize.

Güzel ile; çirkinin biz varalım farkına
Ülkem biraz hız katsın adaletin çarkına
İç ve dış da düşmanlar yakamasınlar kına
Gelin birliğimize toptan sahip çıkalım

16.03.2010 İsmet GÜR

KIBRIS’A HEDİYEM OLSUN

Bakmalı Akdeniz de köpüren dalgalara
Kıbrıs’ın sorunları içerimde hep yara
Mas mavi göklerinde yıldızlar diri durur
Arkanda Türkiye var dar günde sahip olur.

O beş parmak dağları geçilmeyen surlardır
Kıbrıs bir derin sevda her yerimizde vardır
Akdeniz de dalgalar durmayıp köpürdükçe
Gönlümüz huzur bulur burda huzur oldukça.

16.03.2010 İsmet GÜR

KARADENİZE HATIRAM OLSUN

Ey gidi Karadeniz yerdim sende lahana
Merhametin tükendi hiç acımadın bana
Bütün evlatlarını hep gurbetlere saldın
Köylerin öksüzleşti kışları yetim kaldın.

Karadeniz’de çoktur yeşillerin her yanı
Gemiler imal eder o çam burnu insanı
Balığındaki lezzet damaklara tat verir
Kışları bazı köyler inanın yetim kalır.

Yaz gelende dağların döner ören yerine
Gönül verenler çoktur yöre türkülerine
Sevilen yanların çok baştan başa güzelsin
İstemem köylerimiz öksüz ve yetim kalsın.

14.03.2010 İsmet GÜR

MEHMET AKİF SEVDADIR !

Bu milletin varlığı birliği bozulmasın,
Bu millete sinsice oyunlar yapılmasın.

Bu millet bedbahtların inanın farkındadır,
Gidişat hoş değil, herkes mal derdindedir.

Tarihin acı yüzü bir çok gerçeği söyler,
O Mehmet Akiflere sahip çıkalım beyler.

Ülkeye moral veren çok hediyesi vardır,
Zulümler karşısında Mehmet Akif şamardır.

Bir çok ışıklar saçtı irfan penceresinden,
Edebiyat dünyası aş yer tenceresinden.

Yüreği ülkesinin her yanında atardı,
Onun Türk ulusuna bir hediyesi vardı.

İstiklal marşın artık bu ulusun kendidir,
Hattini bilenlerin yanında efendidir.

Bir tarafta düşmanlar sinsi sinsi azmasın,
Bu millet tarihinde bir marş daha yazmasın.

15.03.2010 İsmet GÜR

GİRESUN EYNESİL’E

Gidip görmeye değer Eynesil kalesini
İnsanları çok sever kemençenin sesini
O Eynesil kalesi hakimdir bölgesine
Ölürsem beni koyun serviler gölgesine.

Eynesil Giresun’un sevimli bir yanıdır
Orda yetişen çaylar hep tavşan kanıdır
Benden selamlar olsun Giresun Eynesil e
Bütün güzelliklere olur bu yer vesile.

14.03.2010 İsmet GÜR

ŞİİRLERİN DOSTU OLUN

Sanat buz dağlarını suya döndürür
Uçan kuşlar bile o sudan içerler
Varlığında sanatkarı görmeyenler olur
Yokluğunda her biri için ışık saçarlar.

13.03.2010 İsmet GÜR

SAYGIN TOPLUMLAR KADINA SAYGI GÖSTERİR

Kadınlar bir milletin baktığı aynadır
İnsan baktığı aynayı kırar mı dostlar
Kadına karşı olan saygısızlıkları
Kuralları koyanlar duymalı dostlar.

13.03.2010 İsmet GÜR

MAÇKA’YA SEVGİLERİMLE

Maçka’nın merkezinde buluşur iki dere,
Şenlikler eşliğinde gençler gider askere,
Severse sevdasını öldürmez onla yaşar,
Dürüstlük yollarında kapına sığmaz taşar.

Vadilerden çıkılır Maçka’nın dağlarına,
Yine bir hallar oldu dilimin bağlarına,
Engelleri aşmakta Maçkalı efendidir,
Biliniz Maçkalılar sanatkarın kendidir.

Yaz gelende dağlarda yaylalarla danışır,
En büyük acıları paylaşmaya çalışır,
Enerji deposudur yaylaların havası,
Güzeldir yaylaların hoş olur muhlaması.

Yayla çimenlerini keser ederler kumul,
Bu dağlarda havanın git de kralını bul,
Eylül ayından sonra o dağlar viran kalır,
Göç eder yaylacılar köylerine yol alır.

Bütün insanın sever her yerde kemençeyi
Hep neşelere boğar kap karanlık geceyi,
O Meksilalı İsmet destan yazmakta vardır,
Sıcacık yüreği var adam olana yardır.

Buradan selam olsun bütün Karadeniz’e,
Gözünüz gibi bakın dostlar hemşerinize,
Babamın adı Ali hastayım Alilara,
Kucak dolusu selam olsun Maçkalılara.

12.03.2010 İsmet GÜR
*Meksila: Bir köyün adı
*Muhlama: Yöresel yemek

SİVAS’A HEDİYEM OLSUM

Sivas’ın dağlarında davar güdenlere
Selam olsun şiirleri sevda edenlere
Sivas’ın özelliklerini takdim edenlere
İnanın yürekten saygı selam olsun.

Aşık Veysel’dir bir asrın ulvi değeri
Şarkışla’dan haykırdı özlü beyitleri
O insan ölmedi ve asla ölemez
Nurlar içinde olsun yattığı yerleri.

Soğukların çok serttir yakar kavurur
Efsane balların her sofrayı bulur
İnsanın sıcaktır hep yakın durur
Güzeller içinde sen başkasın Sivas.

Dağlarında çiçekler kovanda balların
İnsanlığa giden vardır çok yolların
Tanrıdan dileğim hoş olsun halların
Çirkini güzele durma döndür Sivas.

İsmet GÜR Mudanya’dan saygılar sunar
Sivas ülkesi için meşaledir yanar
Adam olan adamları unutmaz anar
Saat kulenle de bir hoşsun Sivas .

10.03.2010 İsmet GÜR

EDREMİT’E HEDİYEM OLSUN 2

Şiir dil güzelliğinin yansımasıdır
Değer verenleri bulduğu zaman
Şair olayları az sözle yansıtandır
Müsait ortamlar bulduğu zaman.

Nice dağlar vardır adları bilinmez
İki söz yazmakla şair olunmaz
Edremit güzelliklerin hoş sahasıdır
Her yanı tarihtir asla silinmez.

10.03.2010 İsmet GÜR

EDREMİT’E HEDİYEM OLSUM

Havran dağları Edremit’e hevesle bakar
Zeytinin dalı barıştır size selam eder
İnsanların sıcaklıkta pederden beter
Zeytindeki namınla sen varsın Edremit.

Ege bölgesinde sen özelden özelsin
Tarihte namın var güzelden güzelsin
İsteyenler sahiline gezmeye gelsin
Zeytininle, denizinle hoşsun Edremit.

İsmet Gür Mudanya’dan sana seslenir
Zeytin yağın ağız tadıyla sofrada yenir
Güzelliklerin nesli hep neden azalır
Sen güzel yanlarını bozma Edremit.

09.03.2010 İsmet GÜR

SPOR MEYDANLARINDA

Bir serseri bin kişiyi rezil edemez
Eğer önde akil insanlar olursa
İnsanın düzeni asla bozulmaz
Herkes vermiş olduğu sözde durursa.

Dik durmak zor değil biraz emek ister
Adam olda kendini her yerde göster
Yüzü olmayanda nasıl olsun astar
İnsan milletine boynunu eğmez mi.

Gelin paylaşalım çirkinle güzeli
İnsanı zor yollar eder durur deli
Spor meydanlarında karanfil vermeli
Zorları başarmak hep emek ister.

Bir serseri on binleri galeyana getirir
Taraftarın yüzünü yerlere batırır
Adam olan dostlukları gündeme getirir
Spor sahalarında karanfil vermeli.

16.03.2010 İsmet GÜR

SEN DÜNYA ŞEHRİSİN İSTANBUL

İnsanlığın her derdine çareler bulunur aranırsa sende
Bu şehir nice açları doyuruyor sen sevmesen de
Bir tarihtir bir destandır var olan hoş mekanları ile
Çok devletleri yarı yolda bırakır sayısız imkanları ile.

İnsanlığın her devrinin izleri burda saymakla bitmez
Dünyanın altın boynuzudur ona az sevgi yetmez
Tarihinle yüzleşenler çok ders çıkarsın surlarından
Sendeki eşsiz kudret üç kıtayı yönettiğin yıllarından.

İstanbul’u anlamak az zamana sığacak iş değildir
İstanbul medeniyetler içinde sevilecek tek şehirdir
Fiziki mekanların şahitlik eder tarihin her yüzüne
Boğazın köprülerinden bakmalı Marmara denizine.

Bu asırda en büyük dertlerinden birisi araç trafiğidir
Bu şehir ülkemizin en parlak yanan kandil ışığıdır
Asya’yı Avrupa’ya bağlamakta güzellikleri çoktur
Bu şehir altın madalyalara bu asırda müstahaktır.

08.03.2010 İsmet GÜR

MEMLEKETİME

Memleketim de kimler istedi, havaların toz duman olmasını,
Adalet ve kolluk güçlerinin gördükçe acizlik içinde durmasını.
Yıkmaya kim müsaade edebilir Türk Ulusunun dünyalarını,
Var mı silahlı kuvvetlerden başka durduracak çöküntü rüyalarını.

Eğitim alanları ve sokaklar, dönüyorsa savaş alanlarına,
Bir anlam veremiyordum, siyasilerin seyirci kalmalarına.
Memleket sürüklenmiş gidiyor, bir uçurumun kenarına,
Millet ümitsizlik içinde, bakar siyasilerin bitmez kavgalarına.

Durdurun diyenler oldu ise de, para etmedi dökülen kanları,
Milletçe seyirci kalarak, kayıp ettik geçmişte bir çok canları.
Akan kanlar durmaya başlamıştı l2 eylülün sabahı akşamları,
Tebrik etmek gerekmez mi bu dönemdeki bütün komutanları.

12.09.1980 İsmet GÜR

GEMLİK KÖRFEZİNE SAYGILARIMLA

Şiir bir sevdadır durağı olmaz,
Bu dünya fanidir kimseye kalmaz,
İnanın nalsız at iyi yol almaz,
Şiir severlere saygılar olsun.

İsmet Gür Mudanya’dan körfeze bakar,
Adam olanlar işini doğru düzgün yapar,
Nice mağdurlar var çok çileler çeker,
Dileğim insanlar çile çekmesin.

Şiir bir şamardır an gelir görülür
Neden ülkemin başına çoraplar örülür
Yerden yere vursam birileri darılır
Bu toprağı bu insanları sevin insanlar.

06.03.2010 İsmet GÜR

KAYSERİ'YE SELAM

Erciyes dağlarının havası serindir
Kayseri kalesinin kökleri derindir
Ne kadar övünsende güzellik senindir
Tarihin her yüzünde varsın Kayseri.

İnsanın çalışkandır çalışır çapalar
Her devirde izi vardır analar babalar
Dağında çobanların güzel kaval çalar
Koyunları kuzuları yollara getirir.

İsmet Mudanya’dan Kayseri’yi över
Bastırması hoştur her sofraya girer
Huzuru güzelliği her sahada arar
Tarihin her devrinde varsın Kayseri.

Düğünlerin hoştur hep çekilir halay
Bütün zorlukları gelin edelim kolay
Erciyes dağında çok güzellikler var
Kış sporlarınla sen hoşsun Kayseri.

04.03.2010 İsmet GÜR